Sendikalar Kanunu Ve Toplu İş Sözleşmesi Grev Lokavt Kanunu Taslağı


SENDİKALAR KANUNU İLE TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ, GREV VE LOKAVT KANUNU İLE SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA
KANUN TEKLİFİ
 
(SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN)
 
MADDE 1 - 5/5/1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 1- Bu Kanunun amacı, işçi ve işveren sendikaları ile konfederasyonların kuruluşu, yönetimi, işleyişi, denetlenmesi ile çalışma ve örgütlenme esaslarını belirlemek, üyelerinin temel hak ve hürriyetleri gözetilerek çalışma ilişkilerinde ekonomik, sosyal hak ve çıkarlarının korunması ve geliştirilmesine ilişkin esasları düzenlemektir.”
 
MADDE 2 - 2821 sayılı Kanunun 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 2 - İşçi: Bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişilere denilir.
Bu Kanun bakımından araç sahibi hariç, nakliye mukavelesine göre esas itibariyle bedeni hizmet arzı suretiyle çalışmayı veya neşir mukavelesine göre eserini naşire terk etmeyi meslek edinmiş bulunanlar ve adi şirket mukavelesine göre ortaklık payı olarak esas itibariyle fiziki veya fikri emek arzı suretiyle -bu mukavelenin aynı durumdaki herkese fiilen açık olması kaydıyla- bir iş yerinde çalışanlar da işçi sayılırlar.
İş sözleşmesine dayanarak çalışan bir kişinin 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu’na tabi olması, işçi sayılmasına engel oluşturmaz.
İşveren: İşçi sayılan kişileri çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye ve tüzel kişiliği olmayan kamu kuruluşlarına denilir.
Bir adi ortaklıkta fiziki veya düşünsel emek sunmak suretiyle ortak olanların dışındaki ortaklar da, bu Kanun bakımından işveren sayılırlar.         
İşveren Vekili: İşveren adına hareket eden ve işin, işyerinin ve işletmenin yönetiminde görev alan kimselerle tüzel kişiliği olmayan kamu kuruluşları adına işletmenin bütününü sevk ve idareye yetkili olanlara işveren vekili denir. İşveren vekilleri bu Kanun bakımından işveren sayılır.
İşyeri: İşveren tarafından mal veya hizmet üretmek amacıyla maddi olan ve olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birime denilir.
İşverenin işyerinde ürettiği mal veya hizmetle nitelik yönünden bağlılığı bulunan aynı yönetim altında örgütlenen yerler (işyerine bağlı yerler) ile dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve mesleki eğitim yerleri ve avlu gibi diğer eklentiler ve araçlar da işyerinden sayılır.
İşyeri; işyerine bağlı yerler, eklentiler ve araçlarla oluşturulan iş örgütlenmesi kapsamında bir bütündür.
Sendika: İşçilerin veya işverenlerin çalışma ilişkilerinde, ortak ekonomik ve sosyal hak ve çıkarlarını korumak ve geliştirmek için en az yedi gerçek veya tüzel kişinin bir araya gelmesi suretiyle oluşturdukları tüzelkişiliğe sahip kuruluşlara denilir.
Konfederasyon: Değişik işkollarında en az beş sendikanın, bir araya gelmesi suretiyle oluşturdukları tüzelkişiliğe sahip üst kuruluşlara denilir.”
 
MADDE 3 - 2821 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 4- Bir işyerinin girdiği iş kolunun tescili işverenin yazılı beyanı üzerine 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 3 üncü maddesi uyarınca Bölge Müdürlüklerince yapılır. Ancak, işçi sendikası tarafından iş kolu tescil edilen işyerinin başka bir iş koluna girdiği yönünde müracaatta bulunulması halinde iş kolu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca mahallinde yapılacak inceleme sonucu tespit edilir.  Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, tespitle ilgili kararını Resmi Gazete’de yayımlar. Kararın yayımını müteakip bu tespite karşı ilgililer, iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemede on beş işgünü içinde dava açabilirler. İtiraz dilekçesi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına veya ilgili Bölge Müdürlüklerine kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Mahkeme, iki ay içinde kararını verir. Kararın temyiz edilmesi halinde Yargıtay, uyuşmazlığı iki ay içinde kesin olarak karara bağlar.
İşyerinde veya işletmede yürürlükte bulunan bir toplu iş sözleşmesi varsa veya yeni dönem yetki prosedürü başlamış ise tespit edilecek iş kolu değişikliği bir sonraki dönem için geçerli olur. İş kolu tespit talebi, yetki işlemlerinde bekletici sebep sayılmaz.”
 
MADDE 4- 2821 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Sendika kurucusu olabilmek için; medeni hakları kullanmaya ehil ve sendikaların kurulacağı işkolunda fiilen çalışır olmak; Türkçe okur-yazar olmak ve ayrıca; Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen sürelerde; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûmiyetin bulunmaması şarttır.”
MADDE 5- 2821 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“Sendika veya konfederasyon tüzel kişilik kazanmasından sonra kurucular, tüzüğü ve ilk genel kurul toplantısına kadar sendika veya konfederasyonu sevk ve idare ile görevli kişilerin ad ve soyadlarını, meslek ve sanatlarını ve ikametgahlarını ülke çapında dağıtılan günlük bir gazetede on beş gün içinde ilan ederler. Sözü geçen belgelerin birer örneği aynı süre içinde o ilin valiliğine gönderilir.
Vali, tüzük ve sendika kurucularının listesini derhal Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına gönderir.
Sendika ve konfederasyonların tüzükleri Anayasa’da belirlenen Cumhuriyetin niteliklerine ve demokratik esaslara aykırı olamaz.
Tüzüğün veya bu maddede sayılan belgelerin içerdikleri bilgilerin kanuna aykırılığının tespit edilmesi ya da bu Kanunda öngörülen kuruluş koşullarının gerçekleşmediğinin anlaşılması halinde, ilgili valilik eksikliklerin bir ay içinde tamamlanmasını ister. Tamamlanmadığı takdirde sendika veya konfederasyonun faaliyetinin durdurulması veya kapatılması için iş mahkemesine başvurur.
Mahkeme, kanuna aykırılığın veya eksikliğin giderilmesi için altmış günü aşmayan bir süre verir. Verilen süre sonunda tüzük ve belgeler kanuna uygun hale getirilmemişse, sendika veya konfederasyonun kapatılmasına karar verilir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, sendika ve konfederasyonlar için birer sicil kaydı tutar.
Tüzük değişikliğinde, işlemlerde eksiklik veya kanuna aykırı diğer hallerde de bu madde hükümleri uygulanır.”
 
MADDE 6 - 2821 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının 8 inci bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve fıkraya aşağıdaki bent 14 üncü bent olarak eklenmiştir.
“8. Şube açmak veya işçi sendikası şubesinin faaliyet sahasındaki işyerlerinde çalışan üye sayısının 250’nin altına düşmesi halinde şubenin faaliyetine devam edip etmeyeceği konusunda, yönetim kurulu tarafından devam etmemesi yolunda karar alındığında ise kapatılması konusunda yönetim kuruluna yetki verme, şubeleri birleştirme veya kapatma,”
“14. İlgili makamlarca yasaya aykırı görülerek  düzeltilmesi istenilen tüzük değişikliklerinde, Yönetim Kurulu’na  yetki vermek,”
 
MADDE 7 - 2821 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Karar nisabı toplantıya katılan üye veya delege sayısının salt çoğunluğudur. Ancak bu sayı üye veya delege tamsayısının dörtte birinden az olamaz. Tüzük değişikliği ve sendikanın feshi hallerinde ise karar nisabı üye veya delege tamsayısının yarıdan bir fazlasından az olamaz.”
 
MADDE 8 - 2821 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin üçüncü, on dördüncü ve on beşinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve on dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki  fıkra eklenmiştir.
“Seçim yapılacak genel kurul toplantılarından en az on beş gün önce genel kurula katılacak üye veya delegeleri belirleyen listeler ile toplantının gündemi, yeri, günü, saati ve çoğunluk olmadığı takdirde yapılacak ikinci toplantıya ilişkin hususları belirten bir yazı ile birlikte, iki nüsha olarak o yer seçim kurulu başkanı olan hâkime ve mahalli mülki amire tevdi edilir. O yerde birden fazla seçim kurulu varsa, görevli seçim kurulunu il seçim kurulu tespit eder. Toplantı tarihleri gündemde yer alan diğer konular göz önünde bulundurularak, görüşmelerin bir cumartesi akşamına kadar ve seçimlerin ertesi gün olan pazar gününde sonuçlandırılması zorunludur. Şube genel kurullarında görüşmeler ve seçimler, yukarıdaki günlerden birisi içinde de tamamlanabilir.”
“Sendika şubesi; sendika ve konfederasyonların genel kurul dışındaki zorunlu organlarına seçilebilmek için 5 inci maddede aranan şartlara haiz olmak gerekir. Ancak, bu şartlardan fiilen çalışma veya çalışmama koşulu sendikal kuruluşların kararlarına bağlı olup, usul ve esasları tüzüklerinde belirtilir.”
“15 yaşını doldurmamış üyeler genel kurullarda oy kullanamazlar ve delege olamazlar.”
“Genel kurul tarafından seçilen organların üyelerinin ad ve soyadları, meslek ve sanatları, ikametgahları ile tüzük değişiklikleri ve tüzüğe göre şubelerin açılması, sendikanın ve şubesinin bulunduğu illerin valilikleri ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına on beş gün içinde bildirilir.”
 
MADDE 9 - 2821 sayılı Kanunun 15 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Yönetim, Denetleme ve Disiplin Kurulları:
MADDE 15- Yönetim, Denetleme ve Disiplin Kurullarının faaliyet, görev, yetki ve üye sayılarının sendika veya konfederasyon tüzüklerince belirlenmesi esastır. Ancak kurul üyelerinin sayısı; şube kurulları için en çok beş, sendika ve konfederasyon kurulları için ise en az üç’tür.”
 
MADDE 10 - 2821 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“On beş yaşını doldurmuş olup da bu Kanun hükümlerine göre işçi sayılanlar, işçi sendikalarına üye olabilirler.”
 
MADDE 11 - 2821 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“İşçi sendikasına üyelik, işçinin üç nüsha olarak doldurup imzaladığı üye kayıt fişini sendikaya vermesi ve sendika tüzüğünde belirlenen yetkili organın kabulü ile kazanılır. Üyelik başvurusu, sendika tarafından en çok otuz gün içinde reddedilmediği takdirde üyelik istemi kabul edilmiş sayılır. Haklı bir sebep gösterilmeden üyeliği kabul edilmeyen işçinin, bu kararın kendisine tebliğinden itibaren otuz gün içinde iş davalarına bakmakla görevli mahallî mahkemede dava açmak hakkı vardır. Mahkemenin kararı kesindir.”
“Üyeliği kesinleşen işçinin üye kayıt fişinin bir nüshasının sendikaca onbeş gün içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına posta ile ve ayrıca internet üzerinden elektronik olarak gönderilmesi zorunludur. Üye kayıt fişinin bir nüshası da işçinin kendisine verilir.”
“İşveren sendikası üyeliği, üç nüsha üye kayıt fişinin doldurulup imzalanması ve sendikaya verilmesi ve sendika tüzüğünde belirlenen yetkili organın kabulü ile kazanılır. Üyelik başvurusu sendika tarafından en çok otuz gün içinde reddedilmeyen işverenin üyelik istemi kabul edilmiş sayılır. Haklı bir sebep gösterilmeksizin üyeliği kabul edilmeyen işverenin üçüncü fıkradaki usule göre dava açmak hakkı vardır. Üye kayıt fişinin bir nüshasının, sendikaca onbeş gün içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına gönderilmesi zorunludur.”
 
MADDE 12 - 2821 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“İşçi sendikası üyesi işçinin geçici olarak işsiz kalması veya sendikanın faaliyet alanı içinde kalmak şartı ile başka bir işe geçmesi sendika üyeliğini etkilemez. Geçici olarak işsiz kalan işçinin sendika üyeliğinin devamı bir yıllık süreye bağlıdır. Bu sürenin sonunda işsizliğin devam etmesi halinde üyeliği sona erer.”
 
MADDE 13 - 2821 sayılı Kanunun 25 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, maddenin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Her üye üyelikten çekilme bildirimini doldurup imzalamak suretiyle üyelikten çekilebilir. Çekilme bildiriminin birer örneği işçi tarafından en geç üç işgünü içinde ilgili işverene, sendikaya, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına posta ile ve ayrıca internet üzerinden elektronik olarak gönderilmesi zorunludur.  Çekilme imza tarihinden itibaren bir ay sonra geçerlidir. Çekilenin bir aylık süre içerisinde başka bir sendikaya üye olması halinde yeni sendika üyeliği bu sürenin bitimi tarihinde kazanılmış sayılır.”
“Üyenin sendika veya konfederasyondan çıkarılma kararı genel kurulca verilir. Çıkarma kararı çıkarılanlara ve ikinci fıkrada gösterilen yerlere yazı ile tebliğ edilir. Çıkarma kararına karşı üye, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde iş davalarına bakmakla görevli mahallî mahkemeye itiraz edebilir. Mahkeme iki ay içinde kesin olarak karar verir. Üyelik çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder.”
“Bu Kanunun 22 nci maddesinde yer alan üyeliğin kazanılması ile bu maddede belirtilen üyeliğin sona ermesine ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
 
MADDE 14 - 2821 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinin son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Konfederasyonlara üye olma ve üyelikten çekilme kararları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına ve mahalli mülki amirliğe bildirilir.”
 
MADDE 15 -  2821 sayılı Kanunun 28 inci maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Sendika ve konfederasyonlar tüzüklerinde gösterilen amaçlarını gerçekleştirmek üzere Türkiye Cumhuriyeti Devletinin şekline, insan haklarına saygılı, milli, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti niteliklerine; Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne, Türk Ulusuna ait egemenliğin kullanılmasının hiçbir suretle belli bir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamayacağı ilkelerine, vicdan ve din özgürlüğüne aykırı faaliyet göstermeyen uluslararası işçi ve işveren kuruluşlarına serbestçe üye olabilirler ve üyelikten çekilebilir, işbirliğinde bulunabilir ve temsilcilik açabilirler.”
“Uluslararası işçi ve işveren kuruluşları ise, Dışişleri Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle İçişleri Bakanlığının izniyle Türkiye’de temsilcilik açabilir ve üst kuruluşlara üye olabilirler.”
“Birinci fıkradaki esaslara aykırı faaliyet gösterilmesi halinde İçişleri Bakanlığınca üyeliğin iptal edilmesi veya faaliyetinin durdurulması için kurulu bulunduğu yer iş mahkemesinde dava açılabilir.”
 
MADDE 16 - 2821 sayılı Kanunun 29 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 29- Sendika şubesi, sendika ve konfederasyonların yönetim kurullarında veya başkanlığında görev aldığı için kendi isteği ile çalıştığı işyerlerinden ayrılan işçiler, bu görevlerinin seçime girmemek, yeniden seçilmemek, kendi istekleri ile çekilmek suretiyle son bulması halinde, bu görevlerinden ayrıldıkları tarihten itibaren üç ay içerisinde  ayrıldıkları işyerinde  yeniden işe alınmalarını isteyebilirler.
İşveren, talep tarihinden itibaren en geç bir ay içinde bu kişileri o andaki şartlarla eski işlerine veya eski işlerine uygun bir diğer işe başlatmak zorundadır. Bu kişiler süresi içinde işe başlatılmadığı takdirde, iş sözleşmeleri işverence feshedilmiş sayılır. Ödenecek tazminatların hesabında, işyerinde çalışılmış süreler göz önünde bulundurulur ve fesih anında emsalleri için geçerli olan ücret ve diğer hakları esas alınır. Sendika şubesi, sendika ve konfederasyonların yönetim kurulu veya başkanlığında görevli iken vefat eden sendika yöneticileri hakkında da aynı hükümler uygulanır.
Sendika şubesi, sendika ve konfederasyon yönetim kadrolarında görev almaları nedeniyle işlerinden ayrılan işçilere, istekleri halinde kıdem tazminatları ve varsa diğer alacakları ödenir.
Sendika yöneticiliğine seçilenlerden görevlerini profesyonel olarak yapanlar, işverene düşen pay dahil olmak üzere sosyal güvenlik kurumlarının prim ve aidatlarını ödemeye devam etmeleri şartıyla, ayrıldıkları işyerlerindeki sigortalılık haklarını devam ettirebilirler.
Şube yönetim kurullarında profesyonel olarak görev yapanlar, sendikanın alacağı karar üzerine yöneticilik faaliyetlerini amatör olarak sürdürmek üzere eski görevlerine dönebilirler.”  
 
MADDE 17 - 2821 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinin birinci ve ikinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, ikinci fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra ve son fıkra olarak aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“İşveren, işyeri sendika temsilcilerinin iş sözleşmelerini haklı bir neden olmadıkça ve nedenini açık ve kesin şekilde belirtmedikçe feshedemez. Fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde temsilci veya üyesi bulunduğu sendika, iş mahkemesinde dava açabilir.”
“Dava seri muhakeme usulüne göre iki ay içinde sonuçlandırılır. Mahkemece verilen kararın temyizi halinde, Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.”
“Temsilcinin işine iade edilmesine karar verilirse, kararın kesinleşmesinden itibaren altı işgünü içinde temsilcinin işe başlamak üzere başvurması şartıyla, fesih geçersiz sayılarak iş gördürülmemiş olsa bile, temsilcinin işinden çıkarıldığı tarihten başlamak üzere temsilcilik süresinin devamınca ücreti ve diğer bütün hakları işveren tarafından ödenir. Bu hüküm, yeniden temsilciliğe atanma halinde de uygulanır.”
“Bu madde hükümlerinden işverenle iş ilişkisi devam eden sendika ve sendika şube yöneticileri de, sendikanın yetki süresi ile sınırlı olarak yararlanırlar.”
 
MADDE 18 -2821 sayılı Kanunun 32 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 32- Sendika ve konfederasyonlar tüzük ve çalışma programlarında yer alan faaliyetlerini serbestçe yerine getirirler.
Sendikalar, çalışma hayatından, mevzuattan, toplu iş sözleşmesinden, örf ve adetten doğan hususlarda işçi ve işverenleri temsilen veya yazılı başvuruları üzerine hizmet akdinden ve çalışma ilişkisinden doğan hakları ile sosyal güvenlik haklarında üyelerini ve mirasçılarını temsilen dava açmak ve bu münasebetle açılmış davada husumete ehil olma hak ve yetkisine sahiptir. Bu temsil yetkisi her halde, yazılı başvuru ile geri alınmadığı müddetçe açılmış davalarda dava kesinleşinceye kadar devam eder.
Sendika ve konfederasyonlar, üye olup olmamalarına bakılmaksızın, yönetim kurulu kararı ile nakit gelirlerinin %25’ini aşmamak kaydıyla eğitim, sağlık, rehabilitasyon veya spor tesisleri kurabilir, kreş açabilirler ve bunları ilgili bakanlıklarla devredebilirler. Yurtiçinde veya yurtdışında meydana gelen tabii afetlerin vukuunda afet bölgelerine gerekli yardımda bulunabilirler. Bu yardımların usul ve esasları sendika ve konfederasyonların tüzüklerinde gösterilir.
Sendika ve konfederasyonlar, nakit gelirlerinin en fazla % 40’ını işsizliğin önlenmesine yönelik olarak kullanabilir ve bu amaçla sınai ve iktisadi teşebbüslere yatırım yapabilirler.
Konfederasyonlar, çalışma hayatından ve mevzuattan kaynaklanan menfaat ilişkilerinden doğan hususlarda dava açma hakkına ve davada husumete ehil olma hak ve yetkisine sahiptir.”
 
MADDE 19 - 2821 sayılı Kanunun 34 üncü maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“İşyeri sendika temsilcileri ve baş temsilcisi, işyerine münhasır kalmak kaydı ile işçilerin dileklerini dinlemek ve şikayetlerini çözümlemek, işçi ve  işveren arasındaki  işbirliği  ve  çalışma ahengi ile çalışma barışını devam ettirmek, işçilerin hak ve menfaatlerini gözetmek, iş kanunları ve toplu iş sözleşmelerinde öngörülen çalışma şartlarının uygulanmasına yardımcı olmakla görevlidir. Temsilcilerin görevi, sendikanın yetkisi süresince devam eder. İşyeri sendika temsilcileri bu görevlerini, işyerindeki işlerini aksatmamak ve iş disiplinine aykırı olmamak şartı ile yerine getirirler.”
 
MADDE 20 - 2821 sayılı Kanunun 37 nci maddesine üçüncü fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki  fıkralar eklenmiştir.
“Sendika ve konfederasyonlar ticaretle uğraşamazlar.”
 “Sendika ve konfederasyonlar elde ettikleri gelirleri üyeleri ve mensupları arasında dağıtamazlar. Ancak grev ve lokavt süresince tüzüklerine göre üyelerine yapacakları yardımlar bu hükmün dışındadır.”
 
MADDE 21 - 2821 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları  aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Sendika ve konfederasyonların gelirleri, üyelik aidatı ve dayanışma aidatı, sendikal faaliyetler sonucunda veya sendika mal varlığından elde edilen gelirler, eğlence ve konser gibi faaliyetlerden sağlanacak gelirler ile bağış ve yardımlardan oluşur. Bağış ve nakdi yardımların bankalar aracılığı ile yapılması zorunludur.
Siyasi partiler sendika ve konfederasyonlara mali yardım ve bağışta bulunamazlar. Sendika ve konfederasyonlar da bu gibi yardım ve bağışları kabul edemezler.
Sendika ve konfederasyonlar, kendilerinin veya Türkiye Cumhuriyetinin üyesi bulunduğu uluslararası kuruluşlar ile yurt dışındaki diğer kişi, kurum ve kuruluşlardan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına önceden bildirimde bulunmak şartı ile ayni ve nakdi yardım alabilirler.”
 
MADDE 22 - 2821 sayılı Kanunun 42 nci maddesinin birinci fıkrası ile son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Konfederasyon, sendika ve sendika şubelerinin başkanları ve yöneticileri göreve seçildikten sonra 3 ay içinde kendilerinin, eşlerinin velayetleri altındaki çocuklarının mal varlığı bildirimini  notere vermek zorundadırlar. Bu bildirimin verildiğini gösteren noterlikten alınacak belgeler konfederasyon, sendika veya sendika şubesi denetçilerine verilir. Bu belgeler yönetim kurullarının karar defterlerinin özel bir sayfasına yazılır. Bu sayfa denetçiler tarafından imza edilir.” 
“Mal bildiriminde yazılı olanlar kendi rızaları dışında açıklanamaz, ancak, yargı mercilerince ve denetleme veya inceleme yetkisine sahip diğer makam, organ ve mercilerce iade edilmek üzere alınabilir.”
 
MADDE 23 - 2821 sayılı Kanunun 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Zorunlu giderleri için kasalarında tutacakları nakit miktarı genel kurulca belirlenir.”
 
MADDE 24 - 2821 sayılı Kanunun 44 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 44 - Sendika ve konfederasyonlar gelirlerini tüzüklerinde, çalışma programlarında yer alan amaç ve faaliyetlerini gerçekleştirmek üzere genel kurulca kabul edilmiş bütçe esaslarına göre kullanabilir.
Sendika ve konfederasyonlar, üyeleri ile çalıştırdıkları işçiler dahil hiç kimseye borç veremezler. Ancak, nakit gelirlerinin % 5’ini aşmamak kaydıyla sosyal amaçlı harcamaya, genel kurul kararı ile yönetim kurullarını yetkilendirebilirler.
Sendika ve konfederasyonlar gelirlerinin en az  % 15’ini üyelerinin eğitimi ile mesleki bilgi ve tecrübelerini artırmak için kullanmak zorundadırlar.
Sendika ve konfederasyonlar İş Sağlığı ve Güvenliği konularındaki eğitim faaliyetlerini, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ilgili ve bağlı kuruluşları ile işbirliği içerisinde   yürütür.
Vergi Usul Kanununa göre demirbaş sınıfına giren her türlü eşya veya malzeme demirbaş defterine kaydedilir ve bunlar hiç bir şekilde gider olarak işlem göremez. Demirbaşların satış ve terkininde uygulanacak usul ve esaslar sendika ve konfederasyon tüzüklerinde belirtilir.”
 
MADDE 25 - 2821 sayılı Kanunun 47 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Sendika ve konfederasyonların denetimi :
MADDE 47 - Denetim; denetleme kurulları veya denetçiler tarafından yapılır.
Sendika ve konfederasyonlarda denetleme kurulları veya denetçiler tarafından yapılacak idari ve mali denetimde yönetim ve işleyişin, gelir ve giderlerin, bunlarla ilgili işlemlerin yasa, tüzük ve genel kurul kararlarına uygun olup olmadığı incelenir.
Denetim esasları, işçi ve işveren konfederasyonlarının yazılı görüşleri alınarak hazırlanacak bir tüzükte gösterilir.
Sendikalar her hesap ve bütçe dönemine ait bilanço ve hesaplarıyla çalışma ve denetleme raporlarını ait oldukları dönemi izleyen üç ay içinde bağlı bulundukları konfederasyona gönderirler.
Kamu kurum ve kuruluşlarının kendi kuruluş kanunlarından doğan sendika ve konfederasyonları denetleme hakkı saklıdır.”
 
MADDE 26 - 2821 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 56- 40 ıncı maddenin üçüncü fıkrası hükmüne aykırı olarak yardım alınması halinde, üyelerden birinin veya valinin veya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının iş davalarına bakmakla görevli mahallî mahkemeye başvurması üzerine, bu mahkeme kararıyla sendika veya konfederasyonca alınan yardım hazineye intikal ettirilir.
5 inci maddede sayılan suçlardan biriyle mahkûm olanlardan birine, sendika, sendika şubesi veya konfederasyon organlarında görev verildiğinin valilik veya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca tespiti halinde, bu makamlarca görevlendirilen kişinin görevine son verilmesi ilgili sendika veya konfederasyona bildirilir. Bildirimi takip eden beş işgünü içinde sendika veya konfederasyonca ilgilinin görevine son verilmediği takdirde yöneticilerin görevlerine son verilir.”
 
MADDE 27 - 2821 sayılı Kanunun 58 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki  şekilde değiştirilmiş ve aynı maddeye ikinci fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Anayasa’da belirtilen Cumhuriyetin niteliklerine ve demokratik esaslara kurum olarak aykırı faaliyetlerde bulunan sendika veya konfederasyon, merkezlerinin bulunduğu yer Cumhuriyet Başsavcısının istemi üzerine iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkeme kararı ile kapatılır.”
“Cumhuriyetin niteliklerine aykırı davranış bireysel olarak yöneticiler tarafından gerçekleştirildiği takdirde, mahkemeler tarafından sadece o yöneticilerin görevlerine son verilmesine  karar verilebilir.”
 
MADDE 28 - 2821 sayılı Kanunun 59 uncu maddesinin 1 inci, 2 nci, 3 üncü ve 4 üncü fıkraları aşağıdaki  şekilde değiştirilmiştir.
 “1. 6 ncı maddenin üçüncü ve beşinci fıkraları, 14 üncü maddenin on beşinci fıkrası, 26 ncı maddenin dördüncü fıkrasında belirtilen bildirimleri yapmayanlara ikiyüz  Yeni Türk Lirası idarî para cezası verilir, 22  nci maddenin dördüncü fıkrasında belirtilen bildirimlerde sahtekarlık yapanlar iki seneden az olmamak üzere hapis cezası ile cezalandırılır ve sahtecilik fiili işleyen yönetici sendika kurucu ve yöneticisi olamaz.
2. 2 nci maddenin birinci ve ikinci
3. 31 inci maddenin birinci fıkrasına aykırı hareket eden işverene, 44 üncü maddenin birinci ve ikinci fıkraları hükümlerine ve 47 nci maddenin altıncı fıkrası hükümlerine aykırı hareket eden sendika veya konfederasyonun sorumlu görevlilerine ikiyüzelli Yeni Türk Lirası idarî para cezası verilir.
4. 37, 49 ve 50 nci madde hükümlerine aykırı hareket eden sendika veya konfederasyonun, tüzüğüne göre sorumlu kişilere beşyüz Yeni Türk Lirası idarî para cezası verilir.”
 
MADDE 29 - 2821 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrası ile son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“İşçi ve işveren sendikalarının kurulabilecekleri iş kolları, aşağıda belirtilmiştir:
1. Gıda, avcılık ve balıkçılık, tarım ve ormancılık,
2. Madencilik ve taş ocakları,
3. Petrol, kimya, lastik, plastik ve ilaç,
4. Dokuma, konfeksiyon ve deri,
5. Ağaç ve kâğıt,
6. İletişim,
7. Basın-yayın ve gazetecilik,
8. Mali aracılık,
9. Ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar,
10. Çimento, toprak ve cam,
11. Metal,
12. Gemi,
13. İnşaat,
14. Enerji,
15. Taşımacılık, ardiye ve antrepoculuk,
16. Sağlık, sosyal hizmetler,
17. Konaklama ve eğlence işleri,
18. Savunma,
19. Genel işler,”
“Her iş kolunda kurulu işçi sendikalarının toplam üye sayıları ve bunların sendikalara dağılımı ile işçi konfederasyonlarının üye sayıları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca her yıl Ocak ayında çıkartılacak istatistiklerde gösterilir.”
 
MADDE 30 - 2821 sayılı Kanunun 61 inci maddesine birinci fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“İşyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasının, toplu iş sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yeni dönem için yetki belgesini alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine işveren, sendika ve sendikanın bağlı olduğu konfederasyon tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gereğince sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya ve bağlı olunan Konfederasyona vermeye ve kesinti listesini göndermeye mecburdur. Bu aidat dışında sendikaya ödenmek üzere bir kesintinin yapılması toplu iş sözleşmesi ile kararlaştırılamaz.
Yukarıdaki fıkra gereğince sendika ve bağlı konfederasyon tüzüğüne uygun olarak kesilmesi istenen aidatı kesmeyen işveren ilgili sendikaya ve bağlı konfederasyona karşı kesmediği veya kesmesine rağmen on beş gün içinde ilgili kuruşlara göndermediği miktar tutarınca genel hükümlere göre  sorumlu olduktan başka aidatı sendikaya ve bağlı konfederasyona verinceye kadar bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek faizi ödemek zorundadır.” 
 
MADDE 31 - 2821 sayılı Kanunun 64 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bu  kanunla noterlere tevcih edilmiş görevler dolayısıyla yapılan işlemler, her çeşit vergi, resim ve harçtan muaftır. Noter ücretleri bu hükmün dışında olup, yüzde yetmiş beş indirim yapılır.”
 
 
MADDE 32 - 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 9 uncu maddesine dördüncü fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Kuruma bu maddenin birinci fıkrasının (a) bendine göre sigortalılığı sona erenleri sigortalı işten ayrılış bildirgesi ile bildirmeyen işverenler hakkında, 102 nci madde hükümlerine göre idari para cezası uygulanır.”
 
MADDE 33 - 5510 sayılı Kanunun 102 nci maddesinin üçüncü fıkrasında geçen “8 inci,” ibaresinden sonra gelmek üzere  “9 uncu,”  ibaresi  eklenmiş ve maddenin birinci fıkrasının (i) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (j) bendi eklenmiştir.
“j) 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre sigortalılığı sona erenlere ilişkin sigortalı işten ayrılış bildirgesini, bu Kanunda belirtilen süre içinde ya da Kurumca belirlenen şekle ve usule uygun vermeyenler veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler hakkında her bir sigortalı için asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanır.”
 
MADDE 34 - 5/5/1983 tarihli ve 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu’nun 3 üncü maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, maddeye ikinci fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
Aynı gerçek veya tüzel kişiye yahut aynı kamu kurum ve kuruluşuna ait aynı işkolunda birden çok işyerine sahip bir işletmede ancak bir toplu iş sözleşmesi yapılabilir. Bu Kanun anlamında bu sözleşmeye işletme toplu iş sözleşmesi denir. Ancak, kamu kurum ve kuruluşlarına ait müessese ve işyerleri ayrı tüzel kişiliğe sahip olsalar dahi, bu kurum ve kuruluşlar için tek bir işletme toplu iş sözleşmesi yapılır.
Bir işveren sendikasına üye birden çok işverene ait aynı işkolunda kurulu işyerlerini ve işletmeleri kapsayan toplu iş sözleşmesine grup toplu iş sözleşmesi denir.
İşverenler, işletme niteliğini kazanan veya bu niteliği yitiren işyerlerini, bu niteliğin kazanılması veya yitirilmesi tarihini izleyen ayın sonuna kadar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bildirmekle yükümlüdürler.
İşletme veya grup niteliğinin olup olmadığı konusunda çıkan uyuşmazlıklar, işletme merkezinin bağlı olduğu bölge müdürlüğünün bulunduğu yer iş mahkemesinde ve  grup toplu iş sözleşmesinde de işverenlerin üye olduğu işveren sendikasının merkezinin bulunduğu yerdeki iş davalarına bakmakla görevli mahkemede onbeş gün içinde karara bağlanır. Kararın temyizi halinde Yargıtayca onbeş gün içinde kesin karar verilir.
 
MADDE 35 - 2822 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasına “işverenin” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya işkolunun” ibaresi, birinci fıkradan sonra gelmek üzere de aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“İşletme toplu iş sözleşmesi kapsamında olan bir işyeri veya işyerinin bir bölümü devredildiğinde,  devralan işverenin aynı işkoluna giren işyeri veya işyerlerinde yürürlükte olan bir toplu iş sözleşmesi olsa dahi, devralınan işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinden doğan hak ve borçlar, yeni işverenle işçi arasında iş sözleşmesi hükmü olarak devam eder ve devirden itibaren bir yıl geçmedikçe işçi aleyhine değiştirilemez. Söz konusu hak ve borçların yeni bir toplu iş sözleşmesi ile düzenlenmesi veya devir alınan işyerinde uygulanmakta olan toplu iş sözleşmesinin daha yüksek hak ve menfaatler sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz. Bir yıllık süre geçtikten sonra tarafların anlaşması ile veya 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 22. maddesi çerçevesinde iş sözleşmesinde değişiklik yapma hakkı saklıdır.”
 
MADDE 36 - 2822 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiş, dördüncü fıkra aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bu husustaki yazılı talep, ancak toplu iş sözleşmesinin imzalanmasından sonra yapılabilir.”
“Dayanışma aidatı taraf sendikanın tüzüğünde belirlediği üyelik aidatı miktarı ile sınırlıdır.”
 
MADDE 37 - 2822 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrası, aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir:
“Bakanlar Kurulu; teşmili yapılacak işyerinin kurulu bulunduğu iş kolunda en çok üyeye sahip sendikanın yapmış olduğu bir toplu iş sözleşmesini, o işkolundaki işçi veya işveren sendikalarının veya ilgili işverenlerden birinin yahut Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının talebi üzerine, Yüksek Hakem Kurulunun görüşünü aldıktan sonra tamamen veya kısmen ya da zorunlu değişiklikleri yaparak, o işkolunun toplu iş sözleşmesi bulunmayan diğer işyerlerine veya bir kısmına teşmil edebilir. Yüksek Hakem Kurulu bu konudaki görüşünü 15 işgünü içinde bildirir. Teşmil kararnamesinde kararın gerekçesi açıklanır. Teşmil kararı,  teşmil kararnamesinin Resmî Gazete’de yayımlanmasını müteakip yürürlüğe girer.”
“Toplu iş sözleşmesinin teşmil edildiği işletme veya işyerinde, yeni toplu iş sözleşmesinin yapılmasıyla birlikte teşmil uygulaması kendiliğinden sona erer.”
 
MADDE 38 - 2822 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları değiştirilmiş, birinci fıkradan sonra gelmek üzere bir fıkra eklenmiştir.
“Ekonomik ve Sosyal Konseyde temsil edilen işçi konfederasyonlarından herhangi birinin üyesi olan ve kurulu bulunduğu iş kolunda ülke çapında faaliyet gösteren, birden çok işyeri veya işletmede örgütlenmiş bulunan veya en az 80000 üyeye sahip işçi konfederasyonu üyesi olan  işçi sendikası, toplu iş sözleşmesinin kapsamına girecek işyeri veya işyerlerinin her birinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının kendi üyesi bulunması halinde bu işyeri veya işyerleri için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
Yukarıda belirtilen koşullara sahip işçi sendikaları örgütlü bulundukları işyeri ya da işletmede çalışan işçilerin yarıdan fazlasını temsil etmeleri halinde bu işyeri ya da işletme için toplu sözleşme yapmaya yetkilidirler. İşletme sözleşmeleri için işyerleri bir bütün olarak alınır ve yarıdan fazla çoğunluk buna göre belirlenir.
İşçi sendika ve konfederasyonlarının üye sayılarının tespitinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca her yıl Ocak ayında yayımlanacak istatistikler esas alınır. Bu istatistikler,  işkolları itibariyle sendikalara mensup üye sayısı ile konfederasyonların üyesi sendikalar itibariyle toplam üye sayıları toplu sözleşme ve diğer işlemler için yeni istatistik yayımlanıncaya kadar geçerlidir. Yetki belgesi almak üzere müracaat eden veya yetki belgesi alan işçi sendikasının yetkisini daha sonra yayımlanacak istatistikler etkilemez. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; yetkili sendikanın belirlenmesinde ve istatistiklerin düzenlenmesinde kendisine gönderilen bilgiler ile sosyal güvenlik kurumuna yapılan bildirimleri esas alır. Toplu iş sözleşmesi süresinin bitmesinden önceki altmış gün içinde, yeni sözleşme için yetki işlemlerine başlanabilir. Ancak,  yapılacak  toplu iş sözleşmesi, önceki sözleşme sona ermedikçe yürürlüğe giremez.
 
MADDE 39 - 2822 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“MADDE 13 - Bir toplu iş sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına yazıyla başvurarak  12 nci maddede belirtilen şartlara sahip olduğunun belirlenmesini ve sözleşmenin kapsamına girecek işyeri veya işletmede başvuru tarihi itibariyle Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen  e-bildirgeye göre çalışan işçiler ile üyelerinin sayısının tespitini ister.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı kayıtlarına göre sendikanın 12 nci maddedeki şartları taşıması ve işyeri veya işletmede gerekli çoğunluğu sağlaması halinde, toplu iş sözleşmesi yapma başvurusunu işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o iş kolunda kurulu ve temsil gücüne sahip ilgili konfederasyona, konfederasyonlara üye olan işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene başvuru tarihi itibari ile bildirir. Çoğunluğu haiz olmadığının tespiti halinde bu bilgiler sadece başvuran sendikaya bildirilir.
Yetkili sendikanın tespiti ile ilgili usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkartılacak yönetmelikle düzenlenir.”
 
MADDE 40 - 2822 sayılı Kanunun 18 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“MADDE 18 - Bu Kanun bakımından görevli makam, işyeri toplu iş sözleşmesi için işyerinin bağlı olduğu, işletme toplu iş sözleşmesi için işletme merkezinin bağlı bulunduğu bölge müdürlüğü, birden fazla bölge müdürlüğünün yetki alanına giren grup toplu iş sözleşmeleri için ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’dır.”
 
MADDE 41 - 2822 sayılı Kanunun 21 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 21 - Toplu görüşme için tespit edilen yer, gün ve saatte taraflardan biri toplantıya gelmez ise veya toplantıya geldiği halde görüşmeye başlamazsa, toplu görüşmeye başlandıktan sonra taraflardan biri toplantıya devam etmezse, ya da taraflar otuz gün içerisinde, grup toplu iş sözleşmelerinde ise kırk beş gün içerisinde anlaşamazlarsa, taraflardan birisi durumu görevli makama altı iş günü içerisinde yazı ile bildirir.”
 
MADDE 42 - 2822 sayılı Kanunun 22 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“MADDE 22 - Taraflar, aralarında anlaşmak koşulu ile toplu görüşmeye başladıktan onbeş gün içerisinde görüşmelere katılmak üzere, resmi listeden ya da liste dışından bir kişiyi arabulucu olarak belirleyip üç işgünü içerisinde görevli makama bildirirler. Görevli makam, üç işgünü içerisinde tarafların müştereken belirledikleri arabulucuya resmi tebliğde bulunur.
Arabulucunun görevi, görevli makamca kendisine yapılacak bildirimden itibaren başlar.
Arabulucu görev süresinin sonunda raporunu altı işgünü içerisinde görevli makama gönderir.”
 
MADDE 43 - 2822 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“22 nci maddenin birinci fıkrasında öngörülen arabuluculuk görevi, onbeş gün sürer. Ancak, bu süre grup toplu iş sözleşmelerinde tarafların anlaşması ile en çok altı işgünü uzatılabilir ve görevli makama bildirilir.”
 
MADDE 44 - 2822 sayılı Kanunun 27 nci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 
“Bir veya birden çok işyerinde veya bir işletmede, 21 inci maddedeki uyuşmazlığın çözülemediğini belirten taraflardan birisinin yazısının görevli makama bildirilmesi üzerine görevli makamca taraflara tebliğinden veya 23 üncü madde gereğince arabulucu raporunun görevli makamca durumun taraflara tebliğinden itibaren altı işgünü geçmeden grev kararı alınamaz.”
 
MADDE 45 - 2822 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinin (1) numaralı bendinde “aşı” ibaresinden sonra gelmek üzere “kan ürünleri” ibaresi eklenmiştir.
 
MADDE 46 - 2822 sayılı Kanunun 32 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“MADDE 32 - Grev ve lokavtın yasak olduğu işler ile yerlerdeki uyuşmazlıklarda ve işyeri veya işletme toplu iş sözleşmesi kapsamına dahil olup işyerlerinin bir bölümünde grev ve lokavt yasağı bulunan bir işletmede; taraflar anlaşamadığı takdirde 21 inci maddeye göre uyuşmazlığın çözülemediğini belirten taraflardan birisinin yazısının görevli makama bildirilmesi  üzerine görevli makamca durumun taraflara tebliğinden veya 23 üncü maddede belirtilen uyuşmazlığın giderilemediğine ilişkin tutanağın alınmasından itibaren altı işgünü içerisinde Yüksek Hakem Kurulu’na başvurulabilir. Aynı süre içerisinde işletme içinde yer alıp grev ve lokavt yasağına tabi olmayan işyerleri için grev kararı alınmışsa başvuru hükümsüzdür.
Grev ve lokavt yasağı kapsamı dışında kalan işyerlerinde varılan anlaşma sonucu imzalanacak toplu iş sözleşmesi veya Yüksek Hakem Kurulunca bağıtlanan toplu iş sözleşmesi, işletme toplu iş sözleşmesi niteliğini kazanır ve işletmeye dahil tüm işyerlerinde uygulanır.
Geçici grev ve lokavt yasağının altı ayı doldurmasından itibaren taraflardan biri altı işgünü içinde Yüksek Hakem Kuruluna başvurabilir.”
 
MADDE 47 - 2822 sayılı Kanunun 33 üncü maddesinin birinci fıkrası, aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“Bakanlar Kurulu; Yüksek Hakem Kurulundan istişari mütalaa aldıktan sonra, karar verilmiş veya başlanmış olan kanuni bir grev veya lokavtı genel sağlığı veya ulusal güvenliği bozucu nitelikte olduğu gerekçesiyle, altmış gün süreyle erteleyebilir. Yüksek Hakem Kurulu, bu konudaki görüşünü altı işgünü içinde bildirir. Erteleme süresi, Bakanlar Kurulu kararnamesinin yayımı tarihinde işlemeye başlar.”
 
MADDE 48 - 2822 sayılı Kanunun 37 nci maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Altmış günlük süre, grev oylaması yapılan hallerde oylamanın sonucunun kesinleşmesinden, grev oylaması yapılmayan hallerde oylama talebinin yapılabileceği altı iş günlük sürenin dolmasından itibaren işlemeye başlar.”
 
MADDE 49 - 2822 sayılı Kanunun 39 uncu maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Grev  ve  lokavta  katılamayacak işçiler her ne sebeple olursa olsun kanunî süre  içinde  tespit  edilmemiş  ise, işveren veya işçi sendikası çalışacak işçi sayısının  tespitini  süre  geçtikten sonra da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürlüğünden talep edebilir.  Bölge Müdürlüğü bu tespiti en kısa zamanda yaparak taraflara tebliğ  eder.  Gerekli hallerde Bölge Müdürlüğü bu tespiti resen yapabilir.  Bu  tespite  karşı taraflardan her biri iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemeye itiraz edebilir.  Toplu sözleşme görüşmeleri sırasında veya Bölge Müdürlüğünce resen yapılan tespitten sonra, bir defaya mahsus olmak üzere taraflar ilave tespit isteyebilir. İstemin haklı nedene dayandığının tespiti halinde bu talep görevli makamca yerine getirilir. Olabilecek başka talepler yargı organlarınca verilecek karara bağlıdır.”
 
MADDE 50 - 2822 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Grev gözcülerinin zorunlu ihtiyaçlarının  nasıl karşılanacağı, Çalışma  ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.”
 
MADDE 51 - 2822 sayılı Kanunun 50 nci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bu tedbirlerin niteliği, kapsamı, uygulanış tarzı, İçişleri Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca hazırlanacak bir yönetmelikte belirtilir. Ancak alınacak tedbirler Kanuni bir grev veya lokavtın uygulanmasını engelleyici nitelikte olamaz.”
 
MADDE 52 - 2822 sayılı Kanunun 51 inci maddesinin birinci fıkrası, aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“Kanuni bir grev veya lokavtı sona erdirmek için greve veya lokavta karar vermiş olanlar tarafından alınan kararlar, en geç ertesi işgünü sonuna kadar yazıyla karşı tarafa ve bölge müdürlüğüne bildirilir ve uygun vasıtalarla ilan edilir. Kanuni grev ve lokavt, ilanın yapılmasıyla sona erer.”
 
MADDE 53 - 2822 sayılı Kanunun 52 nci maddesine aşağıdaki ikinci fıkra eklenmiştir.
“21 inci maddeye göre uyuşmazlığın giderilemediğine ilişkin yazının görevli makama bildirilmesi üzerine durumun görevli makamca taraflara tebliğinden veya 23 üncü maddeye göre uyuşmazlığa ilişkin arabulucu raporunun taraflara tebliğinden itibaren altı işgünü içerisinde taraflardan birisi uyuşmazlığın çözümü için Yüksek Hakem Kuruluna başvurabilir. Bu iş yerleri için alınmış grev kararı varsa başvuru geçersizdir.”
 
MADDE 54 - 2822 sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin birinci fıkrasının 2 nci  bendinde yer alan “ekonomi” ibaresi “çalışma ekonomisi” olarak, 4 numaralı bendi ise  aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“4. İşçi konfederasyonlarından, kendisine mensup işçi sayısı en yüksek olan konfederasyonca seçilecek bir, görüşmeye taraf diğer konfederasyonlardan bir üye.”
 
MADDE 55 -  2822 sayılı Kanunun 59 uncu maddesinin ikinci, beşinci ve yedinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“Resmi arabuluculuk teşkilatının kuruluş ve işleyişine ilişkin esaslar ile resmi arabuluculuk yapabileceklerin listesinin düzenlenme esasları ve resmi arabuluculara ödenecek ücretlerin alt ve üst sınırları 65 inci maddeye göre çıkartılacak yönetmelikle düzenlenir.”
 “Resmi arabuluculuk yapılan her uyuşmazlıkta  tarafların bu hesaba yatırmaları gereken ücretlere ait esaslar ile ücretlerden  masraf olarak kesilecek miktar ve ücretlerin banka faizlerinin hizmetin gerektirdiği işlerde kullanılmasının usul ve esasları da bu yönetmelikte belirtilir.”
“Tarafların anlaşarak tayin edecekleri resmi arabulucunun ücreti kendileri tarafından serbestçe tespit edilir ve bu ücret ilgiliye ödenmek üzere resmi arabuluculuk hesabına yatırılır.”
 
MADDE 56 - 2822 sayılı Kanunun 65 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“Hakeme ve Resmi Arabulucuya Başvurma Yönetmeliği
MADDE 65 - Yüksek Hakem Kurulunun çalışma usul ve esasları ile çalışmasına ve hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin esaslar; Yüksek Hakem Kurulunun Başkan ve üyeleri ile bu Kurulda görevlendirilecek uzman ve raportörlere ödenecek tazminatlar; naip, bilirkişi ve tanıklara verilecek ücretler ve menfaat uyuşmazlıklarında özel hakem incelemesinde uygulanacak usul hükümleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkartılacak yönetmelikle düzenlenir.”
 
MADDE 57 - 2822 sayılı Kanunun 69 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“MADDE 69 - Bu Kanunun 22 nci maddesi hükümlerine göre tayin edilmiş bulunan resmi arabuluculardan, sırf tarafları ızrar kastı ile verilen bu görevi yapmaktan kaçınan veya 23 üncü maddede belirtilen tutanağı sırf tarafları ızrar kastı ile süresinde görevli makama tevdi etmeyen arabulucular yüz günden az olmamak üzere adlî para cezası ile cezalandırılır.
Resmi arabulucu olarak görevlendirilenler görevlerinin ifası sırasında veya ifasından dolayı işledikleri veya kendilerine karşı işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayılırlar.”
 
MADDE 58 - 2822 sayılı Kanunun 79 uncu maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
“Grev uygulanan işyerinde, “Bu işyerinde grev vardır” lokavt uygulanan işyerinde de, “Bu işyerinde lokavt vardır” ibareleri dışında, sözü edilen işyerleri çevrelerinde afiş, pankart gibi ilan araçlarını asan veya yazı yazanlar hakkında iki bin Yeni Türk Lirasına kadar idari para cezası uygulanır.”
 
MADDE 59 - “2821 ve 2822 sayılı Kanunda geçen “hizmet akdi” ibareleri, “iş sözleşmesi” olarak değiştirilmiştir.”
 
MADDE 60 - 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 81 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde geçen “29/7/2003 tarihli ve 4958 sayılı Sosyal Güvenlik Prim Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna göre yapılandırılan işverenler bu tecil ve taksitlendirme ile yapılandırmaları devam ettiği sürece” ibaresinin “29/7/2003 tarihli ve 4958 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununa ve 22/2/2006 tarihli ve 5458 sayılı Sosyal Güvenlik Prim Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile diğer taksitlendirme ve yapılandırma Kanunlarına göre taksitlendiren ve yapılandıran işverenler bu tecil, taksitlendirme ve yapılandırmaları devam ettiği sürece” şeklinde değiştirilmiştir.
 
MADDE 61 - 2821 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.
GEÇİCİ MADDE 8- Kaldırılan veya birleştirilen işkollarında halen faaliyette bulunan sendikalar, İşkolları Tüzüğünün yürürlüğe girmesinden itibaren iki yıl içinde, mevcut tüzüklerine göre olağanüstü genel kurullarını yaparak tüzük ve örgütlenmelerini bu Kanun hükümlerine göre düzenlemek ve yeni örgüt ve tüzüklerinin öngördüğü ilk olağan genel kurullarını yapmak zorundadır.
Birleştirilmiş veya kaldırılmış işkollarına göre kurulmuş sendikalar, İşkolları Tüzüğü Resmi Gazete’de yayımlanıncaya kadar, faaliyetlerine devam ederler.
İşkolları Tüzüğünün yayımlanması tarihinde yürürlükte olan iş kolu tespitleri, bir sonraki tespite kadar geçerlidir.
GEÇİCİ MADDE 9 - Bu Kanuna göre çıkarılmış bulunan tüzük ve yönetmeliklerde Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içerisinde gerekli değişiklikler yapılır. Değişiklik yapılıncaya kadar mevcut tüzük ve yönetmeliklerin bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam edilir.
 
MADDE 62 - 2822 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir:
“GEÇİCİ MADDE 2 -Bu Kanun’da öngörülen yönetmelikler Kanunun yayımı tarihinden itibaren dört ay içerisinde çıkartılır.”             
“GEÇİCİ MADDE 3 -   2822 sayılı Kanuna göre halen yürürlükte bulunan tüzüklerin bu Kanun hükümlerine aykırı olmayan hükümleri yeni yönetmelikler çıkarılıncaya kadar yürürlükte kalır.”
 
MADDE 63 -  1) 2821 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin beş, altı, yedi ve sekizinci fıkraları, 8 inci maddesi,  9 uncu maddenin dördüncü fıkrası, 14 üncü maddenin birinci fıkrası, 16, 18, 19, 33, 35, 36, 39, 51, 54, 55 ve 62 nci maddeleri ile geçici 1 inci maddesi, 
2) 15.7.1963 tarihli ve 275 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu,
3) 2822 sayılı Kanunun  7 nci maddesinin son fıkrası, 9 uncu maddesinin beşinci fıkrası, 24 üncü maddesinin ikinci fıkrası ile geçici l inci maddesi,
yürürlükten kaldırılmıştır.
 
MADDE 64 -  (1) Bu Kanunun;
a) 11, 13, 38 ve 39 uncu maddelerinde yapılan değişiklikler 1/1/2009  tarihinde,
b) Diğer maddeleri yayımı tarihinde,
 Yürürlüğe girer.
MADDE 65 - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Migros Satılıyor Migros Kime Satılıyor

Simon Ne Demek Simonlar

4857 Sayılı İş Kanunu Kimleri Kapsar