KESK Genel Başkanı Döndü Taka Çınar: Anahtar Kadın Emekçilerde


Görevimiz emek güçlerini birleştirmek /Sultan Özer

KESK yeni Genel Başkanı Döndü Taka Çınar, KESK’in artık iç tartışmalarından çıkarak emek hareketinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere mevzilenmesi gerektiğinin altını çizdi. Torba yasa başta olmak üzere saldırılara karşı mücadele birliği sağlamak için konfederasyonlarla görüşmelere başladıklarını açıkladı.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu‘nun (KESK) yeni Genel Başkanı Döndü Taka Çınar, emek mücadelesi ve sendikal hareket üzerine gazetemize değerlendirmelerde bulundu. KESK’in artık iç tartışmalarından çıkarak emek hareketinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere mevzilenmesi gerektiğinin altını çizen Çınar, torba yasa başta olmak üzere saldırılara karşı mücadele birliği sağlamak için konfederasyonlarla görüşmelere başladıklarını açıkladı. Çınar, emek güçlerinin zaman kaybetmeden birlikte mücadele için adım atması gerektiğini vurguladı.
Türkiye’de sendikaların ve sendika yöneticilerinin giderek emekçilerden uzaklaştığına değinen Çınar, sendikal bürokrasinin yıkılmasının ancak emekçilerin sendikalarda daha fazla sorumluluk almasıyla mümkün olacağını söyledi. Çınar, sendika yöneticilerini sınıftan uzaklaştıran yaşam tarzının da ancak kadın ve genç emekçilerin sendika yönetimlerinde daha fazla yer almasıyla gerçekleşeceğini ifade etti.

‘ÖĞRENEREK ÇIKTIĞIMIZ BİR SÜREÇ OLDU’
KESK Genel Başkanı Döndü Taka Çınar, emek hareketi ve kadınların sendikalardaki temsiliyeti üzerine gazetemize açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin ilk kadın konfederasyon başkanı olarak emek tarihine geçen Çınar, hem KESK’in, hem de emek mücadelesinin zor bir dönemden geçtiğini vurguladı. Emekçilerin ’torba yasa’ başta olmak üzere bir çok saldırıyla karşı karşıya bulunduğuna dikkat çeken Çınar, KESK’in bu süreçte artık iç tartışmalarını ilgili organlarına bırakarak mücadelenin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik bir pozisyon alması gerektiğini dile getirdi.

Olağanüstü Genel Kurul’da taciz tartışmasına yer verilmediği yönündeki eleştirileri yanıtlayan Çınar, “Olağanüstü genel kurulumuz zaten bu sorunu çözmek üzere toplandı. Ben genel kurulda bu konunun olgunlukla tartışıldığını düşünüyorum. Hem kamu emekçileri hareketi, hem de kadınlar olarak bu süreç bizim için öğretici ve özeleştirisel yaklaştığımız bir süreç olmuştur. Yaşananlar can sıkıcı olsa da, öğrenerek çıkmak da bir erdem olsa gerek. Yönetim kurulumuzda 3 asil, 4 yedek toplam 7 kadın üyenin olması da bunun göstergesidir” diye konuştu.

‘BİRLİKTELİK BİR AN ÖNCE SAĞLANMALI’
Hükümet ve sermayenin emeğe yönelik artan saldırılarına karşı parçalı karşı duruşların başarı getirmesinin güç olduğuna dikkat çeken Çınar, emek cephesinin saldırıları püskürtecek bir birlikteliğe ihtiyaç duyduğunu söyledi. Geçmiş dönemde KESK’in emek ve demokrasi güçlerini birleştirme konusundaki çabasının yetersizliğinin görüldüğü ifade eden Çınar, Türk-İş ve DİSK başta olmak üzere emek örgütlerinin birlikte hareket etmesi için temaslara başlayacaklarını duyurdu. Çınar, birliktelik için konfederasyonlar düzeyinde yapılan görüşmeler kadar yerelde sağlanacak birliklerin de büyük önem taşıdığını ifade etti. Çınar, KESK üyeleri başta olmak üzere tüm emekçilere, konfederasyonlar düzeyindeki girişimleri beklemeden yerellerde işyerlerinde başlayacak birlikler oluşturmaya çağırdı. 

‘MÜCADELE ETMEK SENDİKALARIN GÖREVİ’
Konfederasyonlar ve sendikaların torba yasaya karşı sadece kendilerini ilgilendiren bölümlerle ilgili tavır almasını “eylem kırıcı bir tutum” olarak niteleyen Çınar, Hükümetle “diyalog” bekleyen tutumları da “16 yaşındaki çırakların maaşına göz koyan bir hükümetle nasıl diyalog aranır” diye eleştirdi. Torba Yasa’nın çok ciddi bir saldırı olduğunun altını çizen Çınar, “Emekçilerin hakları ellerinden alınırken, ücretlerinden ağır vergiler kesilirken, sermayeye af getiriliyor. Buna karşı mücadele etmek sendikaların değilse, kimin görevi” diye sordu.
Çınar, torba yasadaki hükümlerin sadece örgütlü işçileri ilgilendirmediğine de vurgu yaptı. “Bu kapsamlı saldırı sadece ücretli çalışan emekçileri değil, bütün bir halkın geleceğini derinden etkileyecek” diyen Çınar, başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm halk kesimlerinin torba yasaya karşı harekete geçmesi için çağrı yaptı. 

BÜROKRASİYLE MÜCADELE ERTELENEMEZ
Sendikal hareketin içinde bulunduğu durumu da değerlendiren Çınar, sendikacıların emekçilerin yaşamından uzaklaşmasının mücadeleden uzaklaşmayı da beraberinde getirdiğini söyledi. Çınar, “Birçok sendika yöneticisinin dünyası ve ufkunun işçi dünyası olmadığını, bir küçük burjuva, bir işveren duygusu içinde olduğunu söylemek abartı olmaz” dedi. Bu nedenle sendikal bürokrasiye karşı mücadelenin ertelenemez bir görev olduğunu da vurgulayan Çınar, emekçilerin sendikalara katılımı ve sendikalar üstündeki denetiminin artmasının bu yolda atılacak en önemli adım olacağına dikkat çekti. Çınar, sendikaların işyerlerinden başlayarak emekçilerin katılımına açık bir yapıya kavuşmasının elzem olduğunu söyledi. 


DİYALOGCULUK ÇÖZÜM GETİRMİYOR
KESK’in bütün olanaklarını mücadeleye hasletmiş bir konfederasyon olarak bürokratik sendikal anlayışın karşısında bir örnek olduğunu belirten Çınar, “Biz üyelerimizi her zaman uyarıyoruz: Yöneticilerinizle tartışın, onlardan hesap sorun. ‘Sizin için mücadele ediyoruz’ diyenlere inanmayın. Sizinle omuz omuza hak mücadelesi veriyor mu, ona bakın’ diyoruz” dedi.
“Sosyal diyalogcu”, “uzlaşmacı” sendikal anlayışın Avrupa Birliği başta olmak üzere sermaye ve hükümetler tarafından teşvik edildiğini belirten KESK Genel Başkanı Çınar, “Sendikalar emekçilerin hak arama örgütleridir. Talepleri karşılanmazsa üretimden gelen güçlerini kullanırlar. Ama sosyal diyalogcu anlayış, sendikalara hakim olan yönetim anlayışıyla birleştiğinde burada sorunların çözümünden değil, patronların güdümüne girmekten bahsedebiliriz” dedi. Çınar, bu anlayışın toplu sözleşmeyi bile işçilerin gözünde anlamsız göstermeyi başardığını söyledi.


ANAHTAR KADIN EMEKÇİLERDE
Sendikaların içinde bulunduğu bu durumdan çıkmasında kadın emekçilere büyük rol düştüğünü belirten Çınar, asgari ücret ve altında ücretlerle çalışan binlerce genç ve kadının sendikalarda örgütlenmesinin sendikaların kastlaşmış bürokratik yapısını değiştirmek için bir anahtar olacağını söyledi. Torba yasada kadınları aldatmaya dönük hükümler olduğuna vurgu yapan Çınar, kadın emekçiler için olumlu gibi gözüken “evden çalışma” gibi uygulamaların kadını evin içine hapseden, çocuğunun yetiştirilmesi görevini devletten kadına veren egemen anlayışın ürünü olduğunu dile getirdi. Çınar, hem sendikaların saldırılara karşı tutum alması, hem de sendikaların yeniden emekçi örgütleri olarak ayakları üstünde doğrulması için kadın emekçileri sendikalarda örgütlenmeye ve daha aktif görevler almaya çağırdı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Migros Satılıyor Migros Kime Satılıyor

Simon Ne Demek Simonlar

İKTİDAR İÇİN DEĞİŞİM