Türkiş 21. Olağan Genel Kurulu 8-11 Aralık 2011 Tarihinde Yapıldı
Türkiş 21. Olağan Genel Kurulu 8-11 Aralık 2011 Tarihinde Yapıldı
Türk İş Genel Başkanlığı'na Yeniden Mustafa Mumlu Seçildi 362 delegenin oy kullandığı Genel Kurulda, kullanılan oyların 350'si geçerli 12'si geçersiz sayıldı. Mustafa Kumlu'nun listesi oyların 223'ünü, Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın'ın listesi ise 127'sini aldı.
TÜRK-İŞ Yönetim KuruluŞöyle Oluştu
Genel Başkan Musafa Kumlu
Genel Sekreter Pevrul Kavlak
Genel Mali Sekreter Ergün Atalay
Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Nazmi Irgat
Genel Eğitim Sekreteri Ramazan Ağar
'Suskun Türk-İş istemiyoruz'
Türk-İş Genel Kurulu’na, “Suskun Türk-İş istemiyoruz” sloganı damga vurdu. Türk-İş’in 21’inci Genel Kurulu Ankara’nın ücra bir notasında bulunan Büyük Anadolu Otel’de başladı. Kongrede ilk gün açılış konuşması Türk Metal Başkanı Pevrul Parlak tarafından yapıldıktan sonra Türk-İş eski başkanlarından Bayram Meral’in başkanlığındaki divan belirlendi.
Ardından Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu küçük bir grubun attığı “Kumlu nerede biz oradayız sloganları” eşliğinde kürsüye davet edildi. Ancak bu slogan daha büyük bir grubun attığı, “İşçi nerede biz oradayız, Suskun Türk-İş istemiyoruz” sloganlarıyla kesildi.
Yıllardır hükümete ve politikalarına karşı sessiz durması nedeniyle eleştirilen Kumlu kürsüden yaptığı konuşmada ise kendinden beklenmeyen bir yaklaşımla neoliberal politikalardan, özelleştirmelere, AKP hükümetin düzenlemelerine kadar birçok konuda eleştiriler yaptı.
KUMLU SADECE SALONDA KONUŞUYOR
Kumlu konuşmasında, küreselleşmenin iyi yönetilmediğinden zenginlerle yoksullar arasındaki farkın arttırdığını söyledi. Türkiye’ye de küreselleşmenin kötü yönetiminin etkilerinin tesir ettiğini söyleyen Kumlu, sosyal devlet anlayışının sürdürülmesi gerektiğini belirterek 25 yıllık özelleştirme sürecinden ülkenin tek kuruş kâr sağlamadığını ifade etti.
Kumlu kıdem tazminatı konusundaki kırmızı hatlarının kazanılmış haklar olduğunu belirterek 19. Türk-İş Genel Kurulunda alınan karar gereği kıdem tazminatına dokunulması durumunda genel grev yapacaklarını dile getirdi.
Kumlu konuşmasında, özel istihdam bürolarına, taşeronlaşmaya, istihdam politikalarına ve basın özgürlüğüne de değindi.
Kumlu’nun sözü sık sık, “Yüzü işçiye dönük Türk-İş istiyoruz, Suskun Türk-İş istemiyoruz” sloganlarıyla kesildi. Kısa duraklamalar yaşayan Kumlu buna karşı konuşmasına devam etti. Yeni Anayasanın toplumsal mutabakatla yapılmasını gerektiğini söyleyen Kumlu’nun sadece Kürt sorunu konusunda ayrımcı tutumu eleştiri konusu oldu. Konuşmasının sonlarına doğru, Türkiye’nin en büyük sorunun işsizlik ve yoksulluk olduğunu söyleyen Kumlu hükümetten istihdama yönelik politikalara öncelik verilmesi, kayıtdışıyla mücadele edilmesi, işçi haklarını koruyan yasal düzenlemelerde bulunması taleplerinde bulundu.
‘SENDİKACI SALONDA DEĞİL, MEYDANLARDA KONUŞMALI’
Kumlu’dan sonra kürsüye çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sendikacıların söylemlerini salonlarda değil korkmadan alanlarda söylemesi gerektiğini dile getirdi. Salonlarda konuşan konfederasyon başkanlarının sözünün kimse tarafından dinlenmeyeceğini, haber bile yapılmayacağını belirten Kılıçdaroğlu AKP hükümetinin işçi haklarını geriye götüren düzenlemelerini eleştirdi.
Kılıçdaroğlu kendi iktidarlarında taşeroluk sistemini tarihe gömeceklerini, her işçinin sendikalı ve güvenceli olacağını dile getirdi. İşsizliğin en büyük tehlike olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu ayrıca, “Ülke büyüyor’ diyorlar. Ülke büyüyorsa işsizlik niye var? Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Git kahveye herkes işsiz. OECD ülkeleri arasında işsizlikte en kötü durumdayız” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu bu konuşmasına ek olarak, “Bu ülkede herkesin karnı doymadıkça, düzeni sağlayamazsınız”dedi.
Kılıçdaroğlu konuşmasında ayrıca 4-C’lilerin ve Türk-İş tarafından yüzüstü bırakılan TEKEL işçilerinin durumuna, madenlerdeki iş cinayetlerine, sendikaya üye olan işçilerin işten atılmasına değindi.
BOZDAĞ’A BÜYÜK TEPKİ
KKTC Başbakanı ardından kürsüye çıkan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın konuşması sırasında ise salonda hareket yükseldi. Bozdağ’ı neredeyse konuşması süresince ıslıklayan, yuhalayan salonun sol tarafındaki delegeler ve üyeler sık sık, “İşçi düşmanı hükümet istifa, Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek” sloganları attı. Sağlıkta dönüşüm politikalarına övgüler düzen ve CHP’li belediyelerdeki işçilerin hepsinin kadroya almadığına dikkat çeken Bozdağ kürsüden indiği sırada kavga çıktı.
“İşçi düşmanı AKP, Hükümet istifa” slogan atan gruba sözlü sataşmada bulunulması üzerine kavga çıktı. Ancak sendika başkanlarının araya girmesi sonucu kavganın büyümesi önlendi. Divan Başkanı Bayram Meral’in kürsüden yaptığı müdahalelerle taraflar yatıştırıldı.
ÇELİK: BEN HERKESLE KONUŞURUM
Bekir Bozağ’ın ardından konuşma yapan Çalışma Bakan Faruk Çelik, “Hepinizi dinleyebilirim. Kapım hepinize açık. Biz bütün sendikalara ve konfederasyonlara eşit mesafedeyiz bunun aksini kimse inkâr edemez. Bende işçilikten geldim” biçiminde sözlerle salonu yatıştırdı. Çelik konuşmasında, iş güvenliği çalışmalarına övgüler düzerken, kıdem tazminatına ilişkin düzenlemelerinin de kıdem tazminatının kaldırılmasına yönelik olmadığını söyledi.
Çelik’in ardından çeşitli siyasi parti yöneticileri ve sendika temsilcileri konuştu.
AKP ilk defa protesto edildi
Türk-İş Genel Kurulu’nu birlikte izlediğimiz Birgün yazarlarından ve Türk-İş delegelerinden BASİSEN Başkanı Yaşar Seyman ilk defa AKP hükümetinin bakanlarının Türk-İş Genel Kurulu’nda tepki gördüğünü söyledi. Seyman, Kılıçdaroğlu’nun iğneleyici konuşmalarının salondaki kalabalığı AKP’yi protesto etmek için cesaretlendirdiğini bu nedenle Başbakan Yardımcısı ile Çalışma Bakanı’nın konuşmaları sırasında salondaki kalabalık tarafından protesto edildiğini belirtti. Seyman Hak-İş Kongresi’nde yerlere kadar eğilerek selamlanan bakanların tepkiler karşısında büyük şaşkınlık yaşadıklarını ifade etti. BURAK ÖZ/BİRGÜN
Yorumlar
Yorum Gönder