Hey Tekstil İşçileriyle Dayanışmaya


Şimdi, Hey Tekstil direnişiyle dayanışma zamanı 
Devletten madalyalı, Hey Tekstil patronu Aynur Bektaş'ın, 3 aylık maaşları ve tazminatlarını gasp etmesi nedeniyle direnişte bulunan Hey Tekstil işçileri İstanbul Valiliği'nden TBMM'ye kadar uzanan eylem ve etkinliklerle seslerini her yerde duyurmaya çalıştı. Bunun yanı sıra Esenyurt'taki katliama tepkileri, Çapa'daki işçilere destekleri, Elif Nakış işçisi için eylemleri, Güneşli'deki işçi kurultayıyla da sınıf dayanışmasının sesi, soluğu oldu.

İşçiler direnişlerini daha da büyütmeyi hedefliyor, fakat bunun yanı sıra sıkıntıları da var. BirGün’e yapmak istediklerini ve sorunlarını anlatan işçiler maddi olarak çok zor durumda olduklarını belirterek, siyasi parti, demokratik kitle örgütleri ile emekten, emekçiden yana olan herkesten destek talep ettiler.

'BİZİ BUGÜNE KADAR UYUTMUŞLAR!'
Öner Korucu: Eve ekmek götüremiyoruz. Çocuklarımız okula harçlıksız gidiyor. Okullardan katkı payı spor parası vs. isteniyor ödeyemiyoruz, çocuklarımız herkesin içinde rezil ediliyor. Faturalarımızı ödeyemiyoruz, elektriğimizi suyumuzu kestiler. 5 aydır eve para götüremiyorum. 2 çocuğum okuyor. Evde tek ben çalışıyordum. Biz bugüne kadar hep uyumuşuz. Evden işe işten eve. Sosyal yaşam diye bir şey bırakmadan çalıştırarak bizi bu uykuya mahkûm ettiler. Evlerimiz, iş yerlerimiz bizim için birerhapishane halini aldı. Devleti var eden işçinin yaptığı üretimdir, emeğidir.İşçi üretmezse devlet olmaz!

'ARKADAŞLARIMIZIN EVİNE İCRA GELDİ!'
Melek Sönmez: 7 yıl çalıştım bu firmada. Son 3 yılda maaşlarımız düzensizleşti, 2008’den beri zam yapılmıyordu. Son 3 ayda maaşlarımızı alamadık. Aynur Bektaş “bizlere gidin kredi çekin paranız yoksa” diyordu ancak; bankalar HEY tekstilde çalışanlara kredi vermiyordu. Kredi çekenler geri nasıl ödeyeceklerini bilmiyordu. Şu an bir çok arkadaşımızın evine icra geldi. Biz Bektaş çifti kadar zengin değiliz, bizim arkamızda devlet yok icralardan kurtuluşta yok.

'ÇOCUĞUM KUMBARASINDAN PARA VERDİ!'
Abdülbasir Elbir: Öyle zaman geldi ki buraya gelecek yol parası bulamadım. 6 yaşındaki çocuğum kumbarasından para çıkartıp “baba al yol parası” dedi. 4 çocuğum var. 3’ü okuyor. Çocuklarımın masraflarını karşılayamıyorum. Evde huzursuzluk yaşanıyor. Kira, su, elektrik borçlarımız birikti. Evde tek çalışan ben olduğum için 5 aydır tek kuruş para girmiyor.

'KIZIMIN SERVİS PARASINI ÖDEYEMİYORUM!'
Birgül Karataş: Evde 6 kişi yaşıyoruz. 3 çocuğum var 3' ü de okuyor. Eşim inşaatlarda çalışıyor. Üniversite okuyan kızımın servis parasını ödeyemiyorum. Ortanca çocuğumun üniversite sınava hazırlanmasını sağlayamadım, dershaneye yazdıramadım. Zaten psikolojik olarak çökmüş olan kızım sınava giderken bile “sana bir şey olur mu diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum” diyen kızımdan sınavda başarılı olmasını bekleyemezdim.

'BORÇLARIMIZA HALA FAİZ İŞLİYOR'
Nilüfer Yavuz: Patronlar bizlerin üzerinden para kazanıyor. Kadınlara istihdam sağladığı için kadın girişimci ödülünü falan alıyor. İkramiyelerimize güvenerek taksitlere girdik, kredi çektik ikramiyelerimiz kesildi. Daha sonra maaşlarımızın düzenli ödenmemesiyle mağduriyetimiz arttı. Son 3 ay maaş alamayınca artık ev ekonomisi daha da bir çıkmaza girdi. Borçlarımızı hala faiz işliyor.

BİZİ YILDIRAMAYACAKLAR!
Vural Küçükoğlu: Patronların kirli yüzleri gün geçtikçe ortaya çıkıyor. Süreyya Bektaş topu Li-Fung’a atıyor, Li-Fung Süreyya Bektaş’a arada bizler mağdur oluyoruz. Li-Fung yöneticileri Polisleri ve özel güvenliği kullanarak bizi kapının önünden göndermeye çalışıyor. Onların bütün bu çabaları boşa çıkacaktır. Kararlı bir şekilde mücadelemizi sürdüreceğiz! 21 Nisan’da düzenleyeceğimiz dayanışma gecemize tüm emek dostlarını davet ediyoruz.

PATRONUN DERS KİTAPLARINDA İSMİ VAR
Seda Akdemir: Aynur Bektaş’ın adı Vatandaşlık kitaplarında bile geçiyor! Ancak devleti dolandırdı. Borcu var. İşçiyi dolandırdı borcu var, atölyeleri dolandırdı borcu var uçan kuşu dolandıran insanların, hırsızların isimleri okullarda çocuklarımıza öğretiliyor.

'ALPER TAŞ'TAN SÖZ ALDIK'
Hakan Oğuz: Direnişimizi kazanana kadar sürdürmeye kararlıyız. Yakın zamanda önümüze koyduğumuz işlerden biriside dayanışma gecemizdir.

Direnişimizin uluslararası anlamda ses getirmesini sağlamak için Hey Tekstil’in üretim yaptığı Alman markası Espirit’in Almanya’da ki Genel Merkezinin önünde Hey Tekstil işçilerinin taleplerinin anlatıldığı bir eylem yapılacağına dair ÖDP Genel Başkanı Alper Taş’tan söz aldık.

'GEREKİRSE BU FABRİKAYI BAŞINA YIKARIZ!'
Nurcan Boz: Ben 8 yıldır Hey Tekstil'de çalışıyorum. İşte meydan, işte şerefli onurlu işçiler. Hırsızlar bu meydandan kaçıyorlar. Çünkü korkuyorlar! Korkuyorlar çünkü hakkımızı çaldılar! Artık ok yaydan çıktı bundan sonra her şey onların sandıklarından daha sert olacak. Gerekirse bu fabrikayı başına yıkacağız ve hakkımızı söke söke alacağız! UĞUR MERT- BERİVAN SERT/BİRGÜN

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Simon Ne Demek Simonlar

4857 Sayılı İş Kanunu Kimleri Kapsar

6772 Sayılı İlave Tediye Kanunu