Türk-İş'te Neler Oluyor Türk İş Yöneticileri Neden İstifa Ediyor

Türk-İş'te neler oluyor?

2007 yılında gerçekleştirilen Türk-İş 20. Genel Kurulu'nda AKP yandaşı sendikacıların kurduğu koalisyondan oluşan yönetim kurulu dört yılı çıkaramadı. Yönetimde 2. istifa Belediye-İş Başkanı Yurdakul'dan geldi. Türk-İş'teki istifaların ne anlama geldiği tartışılıyor.
Daha önce Türk-İş'te Genel Sekreterlik görevi yapan Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel'in istifasından sonra, dün konfederasyon yönetiminde ikinci istifa geldi. Belediye-İş Genel Başkanı Nihat Yurdakul, Türk-İş Genel Eğitim Sekreterliği görevinden istifa etti. Yurdakul, istifa açıklamasında "Türk-İş Yönetim Kurulu üyesi olarak, Türk-İş’in kastlaşmış yapısını kırıp, değiştirip, dönüştüremediğim için Türk-İş camiasından ve emekçi halkımızdan özür diliyorum" dedi.

“Alternatif konfederasyon yaratılıyor”

Yurdakul istifa ederken, başta kendi sendikası Belediye-İş olmak üzere Türk-İş'e bağlı bazı sendikalara uygulanan baskılara dikkat çekti. İstifasının ana gerekçesinin de bu baskılar olduğu belirtiliyor.
Belediye-İş Başkanı Yurdakul, açıklamasında “bir alternatif konfederasyon” yaratılmaya çalışıldığını söylerken, bu duruma dün yaptığı açıklamada, “Türk-İş’e üye sendikalar bizim namusumuzdur. Orman-İş’te bunlardan biri, biz namusumuza dokundurtmayız’ diyen yöneticiler, Orman-İş’in yok edilmesine tavır almayarak, ciddi tepki vermeyerek seyirci kalarak, Orman-İş’i kendileri yok etmişlerdir. Kendi siyasi yaklaşımları ve hesaplarıyla Türk-İş yerine, alternatif konfederasyon yaratmaya çalışanlar, Tek-Gıda-İş’i, Hava-İş’i ve Belediye-İş’i de Orman-İş’e benzetmek için uğraşmış ve uğraşmaya devam etmektedirler” diyerek yeniden işaret etti.
Yurdakul'un istifasında bahsettiği Orman-İş'in yok edilmesi olayı, Türk-İş’e bağlı Orman-İş sendikasının üyelerinin, Hak-İş Konfederasyonu ve Orman Bakanlığı'na bağlı olan müdürlüklerde AKP'nin göreve getirdiği yöneticilerin baskısıyla Tarım Orman-İş sendikasına geçirilmeye çalışılması idi. Baskılar sonuç verdi, Tarım Orman-İş bu kamu işyerlerinde yetkiyi elde etti. Dolayısıyla, Türk-İş'e bağlı Orman-İş bitme noktasına geldi.
Belediye-İş ise örgütlü olduğu AKP'li belediyelerde üyelerini Hak-İş'e bağlı Hizmet-İş'e kaptırıyor. Belediye-İş Başkanı Yurdakul, önceki Türk-İş genel kurulunda AKP yanlısı sendikalarla işbirliği yaparak yönetime girmiş ve bu baskıyı “uzlaşma” yoluyla ortadan kaldırma hesabı yapmıştı. Yurdakul'un bu hesabı tutmadı.
Bilindiği gibi Tek Gıda-İş'e üye Çaykur işçileri de, sendikadan istifa ettirilerek Hak-İş'e bağlı Öz Gıda-İş'e üye olmaları yönünde bir baskı ile karşı karşıyalar. Hava-İş'in örgütlü olduğu THY'de ise bağlı şirket THY Teknik A.Ş.'nin işkolu metale geçirilmeye ve bu işyeri yine Hak-İş'e bağlı Öz Çelik-İş'e bağlanmaya çalışılıyor.
Yurdakul da dünkü istifa açıklamasında “alternatif bir konfederasyon yaratmaya çalışanlar” ifadesi ile, Türk-İş'i başkalaştırarak ya da Hak-İş'i yükselterek hükümetin ve sermayenin tek muhatabının AKP yandaşı tek bir konfederasyon olması yönünde çaba gösterenleri imâ etti.
Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nihat Yurdakul'un istifa açıklamasındaki, "Türk-İş'in yüzünü sınıfa dönmesi" yönlü ifadeler ise istifasına gerçekte karşılığı olmayan, “şık” bir kılıf bulmaya çalışma çabasının ürünü olarak gösteriliyor.
Tekel direnişi çatlağı büyüttü
Türk-İş'in beş kişiden oluşan yönetiminde çatlak 2009 yılının hemen başında ortaya çıkmış, 2007 sonunda oluşan yeni yönetime giren Tek Gıda-İş ve Belediye-İş sendika başkanları umduklarını bulamayınca, yönetim kurulunu işletmemeye dönük bir tutum almışlardı. 2009 yılı boyunca 8 ay Türk-İş Başkanlar Kurulu, bu nedenle toplanamamıştı.
Ankara'da Türk-İş önündeki TEKEL direnişinin etkisiyle Türk-İş Başkanlar Kurulu yeniden toplanmaya başlasa da, Türk-İş içerisindeki AKP yanlısı sendikaların direnişi sönümlendirme girişimleri, konfederasyon içerisindeki çatlağı büyüttü.
TEKEL direnişinin farklı safhalarında, Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ile Tek Gıda-İş Sendikası Mustafa Türkel'in kamuoyuna farklı mesajlar vermeleri ve zaman zaman birbirlerine açıktan tavır almaları kamuoyuna da yansımaya başladı.
Bu süreçte, Tek Gıda-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, Türk-İş'teki Genel Sekreterlik görevinden istifa etti. TEKEL işçilerine tepki olarak istifa ettiği belirtilen Türkel'in istifasının Türk-İş Yönetim Kurulu tarafından kabul edilmesi, yönetimdeki AKP yandaşı ekibin Türkel ile daha fazla yürümek istemediği şeklinde yorumlanmıştı.
Türk-İş yönetimi nasıl bir koalisyondu?
Türkiye'nin en büyük işçi konfederasyonu olan Türk-İş'in, son genel kurulunda AKP'ye yakın bir üst yönetim oluşturulması hedeflenmiş ve Başbakan Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de bu konuda devreye girmişlerdi.
Tes-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ile Demiryol-İş Genel Başkanı Ergün Atalay'ın Gül ve Erdoğan'ın yakın dostu olması, AKP'nin kuruluş toplantılarını bu yakınlık dolayısıyla Tes-İş Sendikası'nın salonlarında yapmış olması bu operasyonu kolaylaştırdı. Bu sendikalara, Türkiye'de sarı sendikacılıkta çığır açan Türk-Metal Sendikası da eklenince güçlü bir yönetim listesi oluşturulmaya başlandı. Bu listeyi tamamlayacak diğer iki sendikayı bulmak ise, 2007 yılında AKP'nin ezici bir oy farkıyla tek başına iktidar olduğu konjonktürün etkisiyle, zor olmadı.
AKP yanlısı seçim ittifakına, kamu işyerleri ve AKP'li belediyelerde uzun süredir üyeleri istifa ettirilerek Hak-İş Konfederasyonu'na bağlı sendikalara geçmeleri yönünde baskıya maruz bırakılan Tek Gıda-İş ve Belediye-İş de katıldı. İki sendikanın bu ittifaka dahil olmasının arkasında, konfederasyonda AKP yanlısı bir yönetimde bulunarak, üyeleri ve sendikaları üzerindeki baskıyı uzlaşma yoluyla hafifletmek hesabı yatıyordu.
Türk-İş'in Aralık 2007'de gerçekleştirilen 20. Genel Kurulu'nda yeni yönetim Genel Başkan Mustafa Kumlu (Tes-İş Sendikası Genel Başkanı), Genel Sekreter Mustafa Türkel (Tekgıda-İş Sendikası Genel Başkanı), Genel Mali Sekreter Ergün Atalay (Demiryol-İş Sendikası Genel Başkanı), Genel Eğitim Sekreteri Nihat Yurdakul (Belediye-İş Sendikası Genel Başkanı), Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Pevrul Kavlak'tan (Türk Metal Sendikası Gen. Baş.Yard.) oluşmuştu.
Şimdi ne olacak?
İstifanın ardından yedek yönetim kurulu üyesi Şeker-İş Genel Başkanı İsa Gök'ün, Yurdakul'un yerine yönetime girmesi bekleniyor. Daha önce Genel Sekreter Mustafa Türkel'in istifasından sonra, yine bir yedek üye, Toleyis Genel Başkanı Cemail Bakındı yönetim kuruluna atanmıştı.
Öte yandan, Türk-İş'te AKP yanlısı bir yönetimin oluşturulmasından kısa bir süre sonra, konfederasyonda bir olağanüstü genel kurulun gündeme geleceği konuşulmaya başlanmıştı. Olağanüstü genel kurul, yönetimdeki çatlak su yüzüne çıktığı ölçüde, gündemden hiç düşmedi.
2011 yılında zaten olağan genel kurulunu yapacak olan Türk-İş'te, yönetimden 2. istifanın ardından bir olağanüstü kongre yapılmasına ihtimal verilmiyor. Ancak, 2011'in sonundaki genel kurul tarihinin birkaç ay öne çekilmesinin söz konusu olabileceği belirtiliyor.
Genel kurulda, Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel ve Belediye-İş Genel Başkanı Nihat Yurdakul'un mevcut yönetime alternatif bir liste arayışına girmesine kesin gözüyle bakılırken, iki sendikanın Türk-İş'in muhalif sendikalarının desteğini arkalarına alıp alamayacağı merak ediliyor.
Alternatif listenin Türk-İş'te önümüzdeki genel kurulda seçimi alma şansının, AKP'nin genel seçimde güç kaybetmesi durumunda artacağı da ifade ediliyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Migros Satılıyor Migros Kime Satılıyor

Simon Ne Demek Simonlar

İKTİDAR İÇİN DEĞİŞİM