Kıdem Tazminatını Tamamen Kaldırmak İçin Kanun Taslağı Hazırlandı

Kıdem Tazminatını Tamamen Kaldırmak İçin Kanun Taslağı Hazırladı, Kıdem Tazminatını  Kaldırmak İçin Önce Yarıya İndiriyorlar, Kıdem tazminatını Yarıya İndiren Kıdem Tazminatının İşçinin Bireysel Hesabına Yatırılması Hakkında Kanun Taslağı Hazırladı.


Yetki şantajıyla kıdem gaspı

Meclisin tatile girmesinin ardından AKP’nin hazırladığı “Kıdem Tazminatının İşçinin Bireysel Hesabına Yatırılması Hakkında Kanun Taslağı” gündeme getirildi. Taslağın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın işçi istatistiklerini açıklaması gereken dönemde gündeme getirilmesi, hükümetin kıdem tazminatı gaspı için yetki sorununu fiilen bir şantaj unsuruna dönüştürmesi anlamına geliyor.

TBMM’nin tatile girmesinin hemen ardından hükümet, üzerinde çalıştığı “Kıdem Tazminatının İşçinin Bireysel Hesabına Yatırılması Hakkında Kanun Taslağı” tartışmaya başladı.

AKP’nin taslak olarak sunduğu kıdem tazminatı sistemine göre çalışanlar için kıdem tazminatı ‘hayal’ olacak. Kıdem tazminatı alabilenler ise ev almaya, gayrı menkul almaya yönlendirilecek. Taslakta, daha önce işçinin çalıştığı bir yıl başına bir aylık ücreti kadar kıdem tazminatı almasını sağlayan düzenekten eser kalmadı. Taslağa göre işveren, işçinin çalıştığı bir ay başına aylık brüt ücretinin yüzde 4 ‘ünü fona yatıracak. Böylece kıdem tazminatı yarı yarıya azaltılacak. Öte yandan tasarı İşsizlik Sigortası Fonunu da etkileyecek. Tasarı kanunlaşırsa, işverenin işsizlik sigortası fonuna ödediği tutar da yüzde 2’den yüzde 0,5’e düşürülecek.

‘Kıdem tazminatı hayal olacak’

Medya konuyla ilgili “Kıdem tazminatının yarısı uçtu” dese de taslaktaki maddeler, kıdem tazminatının fiilen tamamının uçacağına işaret ediyor. Bir işçinin fonda biriken kıdem tazminatını alabilmesi için 15 yıl çalışması gerekiyor ama tek başına bu da yeterli değil. İşverenin işçiye 15 yıl içinde 3.600 gün prim ödemesi de gerekiyor. Yüzde 42’si kayıt dışı çalışan Türkiye’de bu uygulama işçilerin yarısının hiçbir şekilde kıdem tazminatına dokunamayacağı anlamına geliyor. Taslakta işverenin, kıdem tazminatı bedelini istediği fon şirketinin hesabına yatıracağı da yazıyor.

İşçilerin kıdem tazminatını belirleme amacıyla hazırlandığı iddia edilen taslak, ev alan işçiye kıdem tazminatının yarısını kullanma hakkı tanıyor. Böylece “işçiler ev almaya” teşvik ediliyor.

İşçinin cebinden her ay 2,5 milyar çalma planı

Yeni sistem Hazine’nin elini daha da rahatlatacak. İşsizlik Sigortası Fonu ve yeni kurulan bireysel emeklilik fonunun yanı sıra kıdem tazminatı fonunda biriken paralar da Hazine’ye akacak. Çünkü bu fonda biriken paraların en az yüzde 40’ı Hazine’nin borçlanma kağıtlarında değerlendirilecek. Dolayısıyla Hazine, daha az borçlanacak. Bu da faizleri düşürecek.

Yapılan hesaba göre, kıdem tazminatı fonunda yıllık 6,2 milyar lira para birikecek. Bu da Hazine’ye buradan her yıl yaklaşık 2,5 milyar lira kaynak akması demek. Fonun 15 yılda ulaşacağı büyüklüğün ise en az 93 milyar lira olması bekleniyor.

Kıdem tazminatı her temmuz gündeme gelir

Kıdem tazminatı ile ilgili olası bir düzenleme 2009’un Temmuz’undan bu yana istikrarlı bir biçimde her temmuz gündeme getirildi. Bunun nedeni, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın her yıl ocak ve temmuz aylarında yayımlaması zorunlu olan işçi istatistiklerini 2009 yılından beri açıklamayarak, bu istatistikleri sendikalara yönelik bir tehdit unsuru olarak kullanması. Bu tehdit kabaca “Kıdem tazminatı yasasını kabul edin yoksa istatistikleri açıklarım, hiçbirinize toplu iş sözleşmesi yaptırtmam” şeklinde ifade edilebilir.

Hangi işkolunda kaç işçinin çalıştığı ve bu işçilerin kaçının hangi sendikaya üye olduğunu gösteren işçi istatistikleri, sendikaların toplu iş sözleşmesi yapabilmesini belirliyor. Mevcut Sendikalar Yasası’na göre bir sendikanın toplu iş sözleşmesi yapabilmesi için bulunduğu işkolundaki işçilerin yüzde 10’unu örgütlemesi gerekiyor. İşçi istatistikleri açıklandığında yüzde 10’un altında kalan sendikaların toplu iş sözleşmesi yetkisi düşüyor.

Son olarak geçen yıl temmuzda “Taşeron işçiler de kıdem tazminatı hakkına kavuşacak” söylemiyle gündeme getirilmişti. Sendika.Org