YOL İŞ/ Yol İş Sendikasının Torba Yasayla İlgili Son Açıklamaları

YOL İŞ/ Yol İş Sendikasının Torba Yasayla İlgili Son Açıklamaları, YOL İŞ/ Yol İş Sendkasının Torba Yasayla İlgili Sendikalar Arasındaki Anlaşmazlıklara İlişkin Açıklamaları, YOL İŞ/ Yol İş Sendikası Torba Yasayla İlgili Son gelişmeleri Değerlendirdi, Yol İş Sendikası Genel Başanı Ramazan Ağar Torba Yasayla İlgili Açıklama Yaptı Bizi Diğer Yapılarla Kariştırmayın Dedi.

 

Yol İş Sendikası Genel Başkanı Ramazan AĞAR

"TÜRKİYE YOL-İŞ SENDİKASI'NIN ÖRGÜTLÜ, BİLİNÇLİ ve KARARLI ÖRGÜTSEL DURUŞUNUN “BAŞKA HİÇBİR YAPI İLE” KARIŞTIRILMAMASINI TAVSİYE EDİYORUZ

Torba Kanun nedeniyle gündeme gelen konuların önemli bir bölümü 2004 yılında Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı ile gündeme gelmişti. Tasarının; kamuda üretim ve hizmetin yerelleşmesi, özelleştirmesi ve piyasalaştırılmasını hedeflediği hatırlanacaktır.

Bu Tasarıda, Sendikamızın örgütlü olduğu Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün “hantal bir yapıda” olduğu ileri sürülerek 79 ilde İl Özel İdarelerine, İstanbul ve Kocaeli’de ise, Büyükşehir Belediyelerine devredilmesi gündeme getirilmiş idi.

Sendikamız; tasarının yasalaşması halinde ülke çıkarlarının, çalışanların ve sendikal hareketin zarar göreceğini tespit ederek başta kardeş sendikalarımız olmak üzere emekten yana kurumlara “birlikte mücadele” çağrısı yapmıştı. T. Yol-İş Sendikası'nın çağrısına kardeş sendikalarımızın bir bölümü “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” yaklaşımı içinde olmuşlardı.

Sendikamız Anadolu’nun birçok ilinde kitlesel konferanslar, basın toplantıları, radyo-tv dahil olmak üzere basın açıklamaları, bildiriler ve nihayet tam sayfa gazete ilanları ile kamuoyuna mücadelemizin gerekçeleri hakkında bilgi vermiştir.

İllerde başlatılan eylemlilikler ise, Tandoğan, Sıhhiye ve Alsancak Mitingleri ile taçlandırılmıştı. On binlerce Türkiye Yol-İş Sendikası üyesinin bu örgütlü ve kararlı mücadelesi sonunda Sayın Başbakan; 

“Amacımız, köye ve köylüye daha hızlı ulaşmak. Bu nedenle yerel yönetimleri güçlü kılmak istiyoruz. İl Özel İdareleri’ne devredilen işçilerin sadece işvereni değişecek, bunun dışında başka bir sorun yaşamayacaklar, kefili benim…”  demişti.

Sayın Başbakan’ın kefilliği altında 34 bin üyemizin tüm hakları korunarak, 79 İlde İl Özel İdarelerine geçirilirken, 8 bin üyemiz ise, İstanbul ve Kocaeli Büyükşehir Belediyelerine ve bir kısmı da tarım işkolundaki işletmelere aktarılmış idi.

2010 yılı Aralık ayında kamuoyu gündemine gelen Torba Kanun içinde Türkiye İşçi Sınıfını ve tüm emekçileri ilgilendiren bir dizi olumsuz hükümler bulunduğunu tespit ettik. Bu olumsuzluklardan biri de; İl Özel İdarelerinde ve belediyelerde çalışan işçilerin; Emniyet Genel Müdürlüğü ile Milli Eğitim Müdürlükleri hizmetine verilmesi ile ilgiliydi.

T. Yol-İş Sendikası Yönetim Kurulu, genel olarak Türk-İş Konfederasyonumuz önderliğinde “işçiler ve sendikal hareket ile ilgili hükümlerin tasarıdan çıkarılması” için mücadele yürütülmesine karar verdikten sonra;

-      Başkanlar Kurulumuz 2 kez olağanüstü toplanmış, ( 15 Aralık 2010 ve 3 Ocak 2011)

-      Türkiye Yol-İş Sendikası olarak bir Basın Toplantısı yapılmış, (3 Ocak 2011)

-      Türk-İş’in konu ile ilgili 24 Aralık 2010 tarihli basın açıklamasına 1000 işçi ile katılım sağlanarak “tasarı protesto” edilmiştir.

-      Genel Başkan Ramazan Ağar çeşitli TV kanallarında konuyu halkımızın gündemine taşımış, 

-      Tüm milletvekillerine,

-      Parti Grup Başkanvekillerine,

-      Siyasi parti liderlerine,

-      AKP İl Başkanlıklarına,

-      İl Özel İdareleri Meclis Başkanlarına;” İl Özel İdarelerinin hantal yapılar olmadığı, ülkemiz ve köylerimiz için büyük önem taşıdıkları, İl Özel İdaresinde çalışan Türkiye Yol-İş Üyelerinin vasıflı elemanlar ( dozerci, greyderci, şoför, asfaltçı, treylerci vb. ) oldukları ve bu nedenle Milli Eğitim ve Emniyet Genel Müdürlüklerinde bu vasıflarda olan işçilere uygun iş bulunmadığı, İl Özel İdarelerinde ihtiyaç fazlası olmadığı” belge, dosya ve mektuplarla anlatılmıştır.

-      Bu haklı mücadele yürütülürken, 2 kardeş sendikamız 7, 12 ve 13 Ocak tarihli basın bültenleri ile konuyu konfederasyon içi sürtüşmeye dönüştürmek istedikleri anlaşılmaktadır. Böyle bir tutumla, Türkiye Yol–İş Sendikası'nın 79 ilde yürüttüğü mücadeleyi yok sayan bir yaklaşım içinde oldukları gibi 48 yıllık şanlı tarihi de görmezden gelinmektedir.

-      Sendika Yönetim Kurulu olarak; Devlet Bakanı Sayın Hayati Yazıcı, Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Ömer Dinçer, Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım ile İktidar Partisinin Sivil Toplum Örgütlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Salih Kapusuz ile görüşüldü. Sayın Başbakandan randevu talep edildi.

-      Türk-İş’in; 4 Ocak 2011 tarihinde Sayın Başbakandan aldığı randevuya Genel Başkanımız Sayın Ramazan Ağar da katılarak İl Özel İdarelerinin önemi ile ilgili olarak bilgi arz etmiştir.

-      Türkiye Yol-İş Sendikası'nın emek mücadelesi içindeki yeri, sendikal hareket içindeki duruşu açıktır ve asla pazarlık konusu olmamış, bundan sonra da olmayacaktır!

-      Dün olduğu gibi bugün de, Türkiye Yol-İş Sendikası'nın elde ettiği her başarının altında onbinlerce yiğit üyesinin mücadelesi, kararlılığı ve alın teri olduğu gerçeği göz ardı edilmemelidir!

-      Türkiye Yol-İş Sendikası'nın örgütlü, bilinçli ve kararlı örgütsel duruşunun “başka hiçbir yapı ile” karıştırılmamasını tavsiye ediyoruz.

-      Gün; Konfederasyonumuz Türk-İş öncülüğünde, birlik-bütünlük içinde, temsil ettiğimiz kitlelerin hakları için mücadele günüdür.

Saygılarımızla.

           

                                                                                                                                 Ramazan AĞAR

                                                                                                                                   Genel Başkan