Kıdem Tazminatı Fonu Yurtturmacası: Herkes Kıdem Tazminatı Alacak Yalanı


Kıdem Tazminatı Fonu Yurtturmacası: Herkes Kıdem Tazminatı Alacak Yalanı
Herkes kıdem tazminatı alabilir!  
Kıdem tazminatı işçilerin işten çıkarmalara karşı yegane güvencelerinden biri. Çünkü yürürlükteki iş yasalarına göre emekçiler yüz kızartıcı suçlar dışında işten çıkarılırlarsa eğer her çalıştıkları yıl için bir brüt aylık ücreti tutarında para almayı yani kıdem tazminatını hak ediyorlar. Tabii bu patron cephesinin pek hoşuna gitmiyor. Nedeni ise belli. Patronlar özellikle deneyimli işçileri yüklü bir kıdem tazminatı parası ödeyecekleri korkusuyla istedikleri gibi işten çıkartamıyor. Bu nedenle da, istihdam yaratma, büyüme gibi ekonomi biliminden az buçuk anlayanların güldüğü çeşitli gerekçeler öne sürerek kıdem tazminatının kaldırılmasını için hükümlere yıllardır baskı yapıyorlar.

Hükümetler ise kıdem tazminatlarını dünden kaldırmaya razı aslında ama emek örgütlerinin tepkisinden korkulduğundan bu yönde şimdiye kadar bir düzenleme yapılamıyordu. Ta ki üç dönemdir tek başına iktidar olan AKP hükemetinin kurduğu 61'inci hükümete kadar. Gerçi AKP hükemeti kıdem tazminatını kaldıracağının işaretinin bir önceki hükümetinde Meclis'ten geçirdiği Torba Yasa'yla vermişti. Ezici bir çoğunlukla tekrar göreve gelince de kıdem tazminatlarının kaldırılmasını hemen programına aldı. Bunu yaparken de her zaman yaptığını yaptı. Toplum yanıltıldı. Kıdem tazminatının resmen gasbı olan düzenlemeyi işçilerin yararına bir iyileştirme olarak yani fona devir olarak gösterdi.

Hatırlarsak, Başbakan Erdoğan 61'inci hükümet programı açıklarken kıdem tazminatının gasbını şu cilalı sözlerle açıkladı:

“İşçilerin büyük çoğunluğunun alamadığı, işletmelerin üzerinde ödeme baskısı oluşturan, çalışma hayatının en önemli sorun alanlarının başında gelen kıdem tazminatı sorunu, kazanılmış hakları koruyan ve bütün işçilerin kıdem tazminatı garanti altına alan bir fon oluşturularak çözülecek.”

Aslında bu sözler, baştan sona patron cephesinin isteklerine göre hazırlanmış bir düzenlemenin halka yutturulmaya çalışılması anlamını taşıyor. 

'KAYIT DIŞININ ÖNÜNE GEÇİLMELİ' 

Nasıl mı? Şöyle:
Bir kere niye işçilerin çoğu kıdem tazminatından neden yararlanamıyor? Çünkü Türkiye'de güvencesiz çalışma çok yaygın. O zaman ne yapılması gerekirdi. Denetimler arttırılarak güvencesiz çalışmanın ve kayıt dışının önüne geçilir, böylede işçilerin çoğunluğu kıdem tazminatından yararlandırılabilinirdi. Zaten DİSK'te bunun“Türkiye’de öncelikli sorun iş güvencesinin evrensel standartlarda uygulanmaması, işçilerin insanca çalışacak bir iş ortamı için iş güvencesine kavuşturulmaması. Tartışma konusu yapılması gerekilen konu bu iken, kıdem tazminatının sürekli ısıtılarak önümüze getirilmesi, niyetin iyi olmadığını bize gösteriyor” şeklinde yorumluyor. DİSK şunları istiyor: “Biz DİSK olarak işyeri denetimlerinin artırılmasını talep ediyoruz. Faturanın kayıtdışı çalıştıran işyerlerine çıkartılmasını istiyoruz. Bu taleplerimiz ne yazık ki dikkat alınmıyor. Çünkü kayıtdışı var, haksız rekabet var diyenlerin üretim zincirlerinin bir ucu kayıtdışına değiyor. Oradan ucuz girdi sağlıyorlar.” 

FONLARIN KAYNAKLARI BAŞKA YERLERE GİDİYOR 

Dahası AKP hükümetinin programında kıdem tazminatının fona devredilerek daha iyi yararlanılacağı gibi bir yalnıltıcı ifade daha yer alıyor.

Bu da kesinlikle geçersiz. Nedeni ise Türkiye'deki fon uygulamalarının yakından bilinmesi. Önümüzde trajik örnekler var.

İşsizlik fonunun nasıl kullanıldığına bakılırsa bu açıkça görülebilir. Şöyle ki:

DİSK-AR’ın “İşsizlik Sigortası” raporuna göre, İşsizlik Sigortasının uygulamaya başladığı 2002′den Haziran 2011 tarihine kadar 49 milyar TL’lik devasa bir kaynak oluştuğu belirtildi. Fondaki parayla, fonun gelirine dokunulmaksızın, 2 milyon 812 bin işsize, 46 ay (yaklaşık 4 yıl) maaş ödenebileceğini, ancak 5 milyon işsizden sadece 165 bininin faydalandığına işaret edilen raporda, bu miktardan 12 milyon TL’nin işsizlik ödemeleri haricinde kullanıldığına dikkat çekildi.

DİSK kıdem tazminatı konusunda gerçekten herkesin yararına bir düzenleme yapılmak isteniyorsa şunları yapılası gerektiğini vurguluyor:

“Ücret Garanti Fonun kapsamının genişletilerek -Konkordato ilan edilmesi, aciz vesikası alınması, iflası veya iflasın ertelenmesi nedenleri ile işverenin ödeme güçlüğüne düşmesi durumunda ödenmemiş ücret yanında ödenmemiş kıdem tazminatının da kapsama alınmasını, böylelikle bu hakkın çeşitli nedenlerle kullanılmamasının önüne geçilmesini” 

KIDEM TAZMİNATI YAYGINLAŞTIRILMALI 
Aslında yapılması gereken basit. DİSK önerdiği gibi, "Güvencesizliğe karşı işyerlerinde denetimlerin yoğunlaştırılması. Küçük bir yasal düzenleme ile işçi işten ayrılsa bile işçinin her bu tazminatı almasının  sağlanması. Kısmi süreli çalışanlar için de bunun geçerli olmasını dolayısıyla fona devir değil, uygulamanı yaygınlaştırılması." BİRGÜN

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Simon Ne Demek Simonlar

4857 Sayılı İş Kanunu Kimleri Kapsar

6772 Sayılı İlave Tediye Kanunu